24.09.2013 Milliyet-Ankara Gazetesi
Yaz rehavetiyle şekerlemeye dalan Ankara gündemi,
Eylül ayıyla beraber uyanışa geçti. Bir şehir de insanlar gibi tatil yapar
sanki, sorunlarını tatil sonrasına ertelermiş türü bir hal. Turist mevsimi
bitince fark ettik Kale’deki tozlu yolları, bitmeyen altyapı nedeniyle kesilen
elektrikleri, patlayan su borularını. Geldi, gelmemek üzere gitti turist. ODTÜ
Ormanı’ndan geçirilecek yola çare bulmak için yazın geçmesini bekledik. Yazın
tatile giren ortak aklımız, Saraçoğlu Mahallesi’nde de Eylül’ün gelmesini
bekledi. Ankara sanayisinin sorunları, daha kaç Eylül görecek bakalım. Atatürk
Orman Çiftliği, yaz kış karamsar; paçayı kaptırdı bir kere. “Kentsel Dönüşüm dışında,
kaç ay daha kaybetti Ankara?” dedirten bir rehavet.
İzlenmeyen
Ankara
Ankara’nın tüm ilçelerini gezdik, gözlemlerimizi
sizlerle paylaştık. Bu ilçelerde, hangi partiden olduğu fark etmeksizin,
belediyelerin Ankara basınını ne kadar takip ettiğini de gözlemleme fırsatı
bulduk. Partisi fark etmiyor; az sayıda belediyenin dikkatle takip ettiğini
ancak çoğunun Ankara basınında işine geleni izlediğini gördük. Bazen canhıraş
derdini paylaştığımız ilçelerin, paylaştığımızdan habersiz olduğuna şahit
olduk. “Biz görevimizi yapalım, kendileri bilir” dedik. “Ankara, başkent
olabilme şansını yaşamış ancak belki de en büyük şansızlığına dönüşmüştür başkentliliği”
diye geçirdik aklımızdan. Ne vekilleri ne yerel yöneticileri ne de Ankaralılar,
bu şehrin sesine kulak kabartıyor. Bırakmışlar kendi haline, herşey günlük.
Bir
soru önergesi
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı’na bir soru
önergesi verildi, çok içime dokundu. Önergeyi veren CHP Genel Başkan Yardımcısı
Sezgin Tanrıkulu. İstanbul Milletvekili. Şunları sormuş:
• Başbakanlık
Hizmet Binası’nın inşa edilmesi için 1’inci derece SİT alanı olan Atatürk Orman
Çiftliği’nin, 3’üncü derece SİT alanına düşürüldüğü doğru mudur?
• Atatürk
Orman Çiftliği’nde, tarihi çekirdek alanın SİT alanı statüsünün, hükümetiniz
tarafından kaldırılmak istendiği doğru mudur?
• Başbakanlık
Hizmet Binası girişinin, Devlet Mezarlığı Tören Yolu ile karşı karşıya olması
nedeniyle sizin hizmet binasına girerken Devlet Mezarlığı girişini görmek
istemediğinizi belirttiğiniz için imar planında tören yolunun kapatılması değişikliğine
gidildiği doğru mudur?
• Başbakanlık
Hizmet Binası inşası için imar planında yapılan değişiklik için Milli Savunma
Bakanlığı’ndan görüş alınmadığı ve plan değişikliğinin ‘oldu-bitti mantığı’yla
Milli Savunma Bakanlığı’na sunulduğu doğru mudur?
• Atatürk
Orman Çiftliği arazisi içinde yer alan, halka açık olan, 536 bin metrekarelik
alana yayılan ve Devlet Mezarlığı’nın ve 356 bin metrekarelik yeşil alanın yeni
inşa edilecek Başbakanlık Hizmet Binası ile birlikte halkın rahatça dolaşamayacağı
bir alan haline getirildiği doğru mudur?
Ama çok gecikmiş bir önerge
Sayın Tanrıkulu, 11 Ağustos
2011’de, ‘Çiftlikle Vedalaşın’ demiştik biz. Son ana kadar izledik, SİT Alanı’nın
1’inci dereceden 3’üncü dereceye düşürülüşünü de Milliyet Ankara Gazetesi’den öğrendi
Ankaralılar. Bu soru önergesini, inşa edilen Başbakanlık binası ve otobanvari
yolların son halini görmeden verdiğiniz izlenimi ediniyoruz. Partinizin, il ve
ilçe örgütleri var, zamanında bilgilendirilmediğinizi anlıyoruz. O devasa bina
ve yollar bitmek üzere sayın Tanrıkulu, bütün Ankara yöneticileri ve her
partiden Ankaralılar, sessizce izledi
olan biteni. Ne kadar gecikmiş bir soru önergesi verdiğinizi, anlatamam size. İstanbul
vekilliğinizi, özür kabul edebiliriz belki.
Hep bunu demeye çalışıyorum işte; Ankara, Ankaralılar, yöneticileri ve maalesef vekilleri tarafından, arkasından gelinen bir şehir,
önünden gidilen değil.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder