13 Ağustos 2011 Cumartesi

ANKARA’DA RAMAZAN BULUŞMALARI


12.08.2011 Milliyet-Ankara Gazetesi

Ankaralılar, Hamamönü’nü, nihayet yeniden keşfetti” diyebiliriz. Bu Ramazan, Hacı Bayram’ı yeniden keşfediyorlar. “Yeniden” diyorum çünkü bir kısım Ankaralı’nın, buralardan ayağı kesileli onlarca yıl olmuştu. Her ikisinde de eskisine uygun yeniden düzenleme ve tadilat çalışmaları sürüyor. Her geçen gün izbe ve sahipsiz görüntülerinden, biraz daha kurtuluyorlar. Ramazan akşamlarına saklanan coşku,  Hamamönü’yle Hacı Bayram’dan fışkırıyor artık. Ankaralılar, yeniden kaynaşıyor.



Paylaşılan kutsallık

Arkeolog Doğu Mermerci, “Tapınakların evrimi var orada” der küçücük Hacı Bayram alanı için: En altta eski bir Anadolu Tanrısı Mên’in tapınağı, üzerinde Agustus Tapınağı ve yanında Hacı Bayram-ı Veli Camisi’yle altlı üstlü, yan yana komşu ibadethanelerin, merkezi olmuştur hep bu alan. Yaklaşık 3 bin yıldır, ayrım yapmadan, kutsallık paylaşılmıştır.



Şenlikli kaynaştırma doğasında

Hamamönü’yse bayram yeri kurulan, bir zamanların 'Hamit Tarlası’dır. Bir elinde halka şeker öbüründe tak tak helvası, bir yanda canbaz, hokkabaz, öbür yanda atlı karınca, kayık, salıncak, hepsini saran davul çınlamalarıyla şenlik tarlası. Yıllaaar yıllar sonra, bugün olduğu gibi. Belli ki şenlikli kaynaştırma, Hamamönü’nün doğasındadır.



Karışma yerlerimiz

Her iki mekanın, asli işlevine dönüşüne şahitlik ettiğimiz tarihi günler bu günler. Kaybetmeye yüz tuttuğumuz ‘kolay kaynaşma meziyetimiz’i, canlandırmak için fırsat. Kopuk Ankaralılık bağlarımızı yeniden yapıştırmak için, işte ortam. Nasıl gitmeyi tercih ettiğimiz özel mekanlar varsa bir de ayırt etmeksizin herkesle paylaşacağımız ortak yerler olmalı. Kültür seviyesi, gelir düzeyi, dili, inancı, kökeni demeden herkesle karışacağımız yerler. Hapsolduğumuz çevrenin dışına taşabileceğimiz. Bahanesi Ramazan olur, bayram olur, seyran olur. Oralarda, tekrar yapışmalıyız. Dünyanın, sadece kendi çevremizde dönmediğini başka türlü anlayamayız.



Anılarınız bile yaşatır

Hacı Bayram’da, Hamamönü’ de hem ruhları hem de yerleri açısından kaynaşma yeridir. Aynı zamanda ayağa kalkmaya hazırlanan Ankara’nın, yeni dikilme adımlarıdır. Hiçbir fark gözetmeksizin, hepimizin ayağı değmeli buralara. Buraya değen adımlarımız, Ankara’nın dik duruş simgesi Kale’sini de ayağa kaldıracaktır. Bahanesi ramazansa ramazan ayında gidin. Hiç olmazsa ramazanlarda özlemle anacağınız, çocuklarınıza, torunlarınıza anlatacağınız anılarınız olur. Hiç olmazsa anılarınız, bu mekanları, yaşatmaya devam eder.



Çıkın mahallenizden
20-30 yıldır bu bölgeye ayak basmayan Ankaralılar, çıkın mahallenizden ve gidin. Tekrar buluşun kaybolduğunu sandığınız Ankara’yla. Oruca ‘tahammülü’ olan olmayana kulak asmadan, Ankara’ya, şenlikli Ramazanlar'ıyla karışın. 5 yıldızlı otel iftarlarına sığmayacak beraberlik, omuz omuza bu sokaklarda akıyor. Ramazan buluşmalarıyla Kale’nin eteklerinden başlayıp, Ankara’ya sahip çıkın.

Hiç yorum yok: