26 Mayıs 2013 Pazar

KURUTMALIK AĞAÇ KENTİ

24.05.2013 Milliyet-Ankara Gazetesi



Bu kez İtalya’dan geleceklermiş. Büyükşehir Belediye Başkanımız ve beraberinde giden bürokratları, inceleme ve araştırma yapmak üzere İtalya'ya gitmişti, oradan ağaç seçmişler. Ağaçların yanında fotoğraf çektiren Belediye Başkanımız Melih Gökçek, "Bu ağaçlar Atatürk Orman Çiftliği'nde (AOÇ) yapılan tema park ve Hayvanat Bahçesi'ni süslemeli. Beğendiniz mi? Mesela Hacı Bayram Camii için bu çınarları düşündük. Olur mu? Samimi kanaatleriniz bizim için çok önemli. Daha neler var neler, Ankara en iyisine layık. Birileri hırsından çatlasa da, bu ve benzerleri bu yıl gelecek inşallah. Bu ağacın adı Katalpa. Ankara'ya gelmek istiyor. Bu bitkiler artık Ankara'nın olmalı. Diyoruz ki 12 metrelik meşeler, Hacı Bayram'a yakışır. 30-35 yaşında. Beğenenler lütfen mesaj atsın" şeklinde fikrimizi sormuş. Gerçi “Birileri hırsından çatlasa da bu yıl gelecek inşallah” diyerek fikrimizi sormuş mu tam emin olamadım ama sormuş olabileceği ihtimali üzerine fikrimi paylaşmak istedim.



Uzmanı ne diyor?

Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmayayım diye, önce işin uzmanlarına da bir sorayım dedim. Daha önce başka ülkelerden gelenleri kuruttuk, bir de İtalya’dan gelecek ağaçların  günahına girersek Ankara’nın ağaçlandırma, yeşillendirme işleri sonsuza kadar bitmeyecek maazallah. İnsan, diktiği fidanın büyüdüğünü görmek istiyor. Tutmayıp, kuruyunca “Bilseydik yurt dışından bunca masrafa girmezdik, pahalıya geldi kurusu” diye yeriniyor. Yerlisi, ucuz hiçolmazsa.



Uzmanlarına sorunca ilk lafları “Öncelikle Türkiye’de doğal olarak yetişen, bölgenin iklimine uygun ağaç ve ağaççıklar dikilmelidir” oldu. Her semtin, her sokağın toprak yapısı bile değişebilirmiş. Daha önce Turan Güneş Bulvarı’ndaki meşelerin yüzde 60’ı, Gazi Mustafa Kemal Bulvarı’ndaki servilerin yüzde  35’i, Atatürk Bulvarı’ndaki ıhlamurların yüzde 50’si, Ahlatlıbel’deki çınarların yüzde 80’i kurumuş. “Boylu ağaçların Ankara’da tutması çok zordur, tutmaz” diyorlar. Özellikle dışarıdan getirilen saplı meşeler, Ankara’yı hiç sevmemiş. Yurt dışından getirip, Anıtkabir’in Anıttepe’ye bakan kapısına ekilen 53 saplı meşeden 2-3 tane kalmış.



Boylu ağaç zor!

Ağacı alıp, gelmekle bitmiyor. Boylu ağaçları, taşıması, dikmesi çok zor. Bir kısmının kökleri, ya daha gelirken ya da dikilirken hırpalanıyor, zarar görüyor. “12 metrelik ağacı, Ankara içinde bile bir yerden bir yere taşırken zarar görür” diyor uzmanları. “2-2 buçuk metreden uzun ağacı dikmek, tutmayacağını bile bile dikmek gibi bir şey olur” diye ekliyorlar. Yabancı ağaçların, bu iklime uyum sağlayıp, sağlayamayacağı ya da getireceği hastalıklar konusuna girmek bile istemiyorlar.



Binlerce ağaca yazık

Behiçbey Orman Fidanlığı’na sorduk, 50 kuruştan başlıyor fidan fiyatları, 2 buçuk metrelik ağaçlarda 50 ile 100 lira arasında değişiyor. Orman Genel Müdürlüğü 2013 Yılı Tohum ve Fidan Satış Fiyat Listesi’ndeki rakamlar böyle. Eh 2 buçuk metrelik ağaç, 5 yıl önce dikilse şimdi serpilip, yayılmıştı boş toprağın üzerinde. Bakalım İtalya’dan ne gelecek, kaça gelecek burada yerlisi varken. Öyle 50 ağaç değil, verildimi binlerce ağaç siparişi veriliyor çünkü.


Belediye Başkanımız Melih Gökçek fikrimizi sordu, biz de fikir sahibi olmak için uzmanlarına sorduk. Fikrimiz budur sayın Başkan.

Hiç yorum yok: