04.12.2015 Milliyet-Ankara Gazetesi
Hayatın
bir geçeği; insan engelli doğabiliyor, sonradan engelli olabiliyor. Engelli
olmak insanlığını etkileyen bir durum değil ama engelliye engel olmak,
insanlıkla çok ilgili bir şey. Ülke nüfusunun neredeyse 10’da 1’ini oluşturan engelli
vatandaşlardan geri kalanı zorda olanın halinden anlamıyor, bazılarınınsa anlayışı
engelli.
Yasanın beklentisi
2005
yılında Özürlüler Yasası yeniden düzenlenmiş, kamu kurum ve kuruluşlarına,
düzenlemelerini yapmak için 7 yıl süre tanınmıştı. Yasanın içeriği özetle
şöyle: Özürlülüğün önlenmesi, özürlülerin sağlık eğitim, rehabilitasyon bakım
ve sosyal güvenliğine ilişkin sorunlarının çözümü ile her bakımdan
gelişmelerini ve önlerindeki engelleri kaldırmayı sağlayacak tedbirleri alarak
topluma katılımlarını sağlamak ve bu hizmetlerin koordinasyonu için gerekli
düzenlemeleri yapmak.
Sınıfta kaldık
7
yıl herkes kulağının üzerine yattı. Hele ki günlük yaşamın tam içinde olan
belediyelerin 7 yıl sonunda ışık tutulmuş tavşan gibi şaşkın bakışları, sonra alelacele
yarım yamalak işler yapışları akıldan çıkmıyor. Füze rampası gibi dik kaldırım
düzenlemesi mi istersiniz, işlemeyen asansörler yapışlarını mı, duvarlarda,
direklerde, ağaçlarda biten görme engelli yolları mı.. Dün duymuş gibi
ayaklandı, paldır küldür giriştiler, bir hengame yaşadık.
Baktılar
olmayacak, 3 yıl daha süre istedi kendisi önden hizmeti geriden kamu kurumları.
O süre de verildi. Herkesin günahını almayalım ama ülke çapında bu kurumların
çok önemli bir kısmı sınıfta kaldı. Anladık ki yasa değilmiş sorun, ülkenin
10’da 1’ini yok saymayı alışkanlık haline getirmişiz.
Önce de onlar kutluyor
Daha
acısı; bazı düzenlemeler, yasak savma, görüntüyü kurtarma kastıyla yapıldı. Biz
zaten içindeyiz, istesek de yutamayız da yasayı kandıracak aklınca. Cipi
zorlasan zor çıkılır geçitler, çökmüş kaldırımlar, çalışmayan asansörler,
engelli rampasız araçlarla devam ediyor yaşam. Görme engelliler için yapılan
kaldırım düzenlemeleri, daha birkaç ay sonra yalan oldu. Şu anda Ankara’nın
birçok yerinde o şeritler tamamen söküldü, kalanın üzerine de anlayışı
engelliler park ediyor.
Fakat bakıyorsunuz, 3 Aralık Dünya Engelliler Günü’nü de önce onlar kutluyor, mangalda kül bırakmıyor lafı aldıysa. Yasak savıyor, görüntüyü kurtarıyorlar yine. Anlayışı engelliler, daha kapının önüne çıkar çıkmaz bütün söylenenlerin boş olduğunu, anlamayacağımızı sanıyor.
Fakat bakıyorsunuz, 3 Aralık Dünya Engelliler Günü’nü de önce onlar kutluyor, mangalda kül bırakmıyor lafı aldıysa. Yasak savıyor, görüntüyü kurtarıyorlar yine. Anlayışı engelliler, daha kapının önüne çıkar çıkmaz bütün söylenenlerin boş olduğunu, anlamayacağımızı sanıyor.
1 yorum:
Teşekkürler ✔
Yorum Gönder