17.05.2016 Milliyet-Ankara Gazetesi
O
fotoğrafı görene kadar şampiyonluk kazanmış bir takımdı. Türkiye Bayanlar
Hentbol Süper Ligi’nde üst üste ikinci kez şampiyon olmuştu Yenimahalle
Belediyespor Kadın Hentbol Takımı. Yenimahalle sokaklarında turladı, kalabalıklarla
selamlaştılar. Bir çiçekçi çiçek uzatıyor hareket halindeki otobüse, kaptan
eğilip alıyor, yol boyunca otobüsü gören el sallıyordu.
Hacettepespor’u anımsattı
Belediye
önünde coşkulu bir törenle Yenimahalleli’nin huzurunda bir kez daha kupalarını
kaldırdılar. Emeklerinin karşılığı olan alkışı almalarına ve mahalleliyle
karışmalarına fırsat veren bir törendi. Fotoğraf buydu; mahalleliyle iç içe,
onlarla paylaşarak. Hacettepespor’u anımsattı nedense.
Şimdi
Hacettepe Hastanesi’nin olduğu Hacı Musa Mahallesi ile dibindeki Hamamönü tarafı
hep kavgalıydı. Kabadayıları ve hır gürüyle meşhur mahalleler, Ankara’nın
Kasımpaşası. 1936’da kurulan meşhur Hacettepe Parkı da savaş alanı olmuş sanki,
geceleri takır takır silah sesinden geçilmiyor. Mayıs 1945’de kurulup, 28
Temmuz 1945’de tescil edilen Hacettepespor, semtin kaderini değiştirdi.
Kabadayılar spora başladı
Birbirini
hırpalayan adamlar, her türlü sporun maçını aynı tribünde omuz omuza izlemeye
başlamış, hatta kabadayı kısmından en ünlü üçü Karagöz Kemal, Sarı Veli ve
Kabadayı Mehmet, boks takımına bile girmişti. Birlik oldular, deplasmana giden
ilk seyirci, Hacettepespor’un seyircisi oldu. Türkiye’nin her yanından,
Hacettepespor’da oynamak isteyen futbolcular geliyordu. Bu arada para falan
yok, rekabeti görüyor, ortamı seviyor, parçası olmak istiyordu gelen.
Yenimahalle’de
yaşanan bayram havası, böyle bir mahalle ortamını hatırlattı nedense. Bu şehir,
yetersiz tesisleri, aidiyet yaratamayan yöneticileriyle sporcusuna sahip
çıkmıyor uzun yıllardır. Hele amatör takımların hali içler acısı. Parası olanın
da izleyicisi yok. Hacettepespor bile PTT Birinci Lig’e çıkma maçını, boş
tribünlere oynamış.
Onu da bozmuşuz, kınaya bekleriz yani.
Başarıya sahip çıkan yok
Bu
yıl Halkbank Erkek Voleybol Takımı, Birinci Lig’de Türkiye Şampiyonu oldu. Etimesgut
Futbol Takımı şampiyon oldu, İkinci Lig’e çıktı. Keçiörengücü, PTT Birinci
Lig’in eşiğinde. Yenimahalle’yi söyledik. Ankaragücü’nü düşürdük ama
Gençlerbirliği, Osmanlıspor, Süper Lig’de başkenti temsil ediyor. Hepsinin de
seyircisi yok, çağrılar sonuç vermiyor.
Başta
Rıza Kayaalp olmak üzere ASKİ’nin güreşçileri, haltercileri, boksörleri
Türkiye’de ve yurt dışında şampiyonluklar alıyor, şehir sahip çıkmıyor şampiyonlarına.
Türk
Telekom gibi bir devin basketbol takımı, Birinci Lig’den düştü, pes yani!
Bu
arada 40 günlükken annesinin terk ettiği, 9 yaşında babası hapse düşen,
babaanne ve dedesiyle yaşayan Gözde Akbayır’ın hikayesini de unutamıyoruz.
Türkiye Şampiyonluğu dahil 50 madalyası olan başarılı sporcunun hayata
tutunduğu bu dalı, acımasızca kırmıştık; hocasından özür dileyip sporu da
okulunu da bıraktı.
Eksik olan
Mamak,
“Biz sporcu yetiştireceğiz” diyor,
tesislerini geliştiriyor ama bu şehrin sporla ilişkisi, daha üst bir telden
arızalı sanki. Şehre, semte aidiyet yaratılamadığı için olmasın sakın. Devletin
üst katından en altına kadar, önce yöneticileri başkentli olamıyor galiba.
Evet
tesis fakiri bir başkentiz ama Hacettepespor’un da parası yokmuş. Evet, buna
rağmen birçok yetenekli ve başarılı sporcu yetiştiriyoruz, daha ne yapsın
sporcu? Evet sporcuya ilgisiziz ama neden?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder