10 Şubat 2018 Cumartesi

ARABASEVER BAŞKENT YİNE BİRİNCİ



10.02.2018 Milliyet - Ankara Gazetesi

Yayasevmez başkentte, arabalar devlet kuracak yakında. Başkentleri hazır zaten; nüfusunun 3’te 1’inden fazla motorlu taşıtı olan Ankara, otomatikman başkentleri. Trafik de insan değil otomobil öncelikli zaten, içinden otobanlar geçiyor da hala doyamıyor. Devletin altyapısı hazır yani!

Son verilere göre Ankara’da, 1 milyon 887 bin 491 motorlu taşıt tespit edilmiş, bunun 1 milyon 376 bin 928’i otomobil. Diğer şehir plakalı araçlarla 2 milyonu aşıyor sayıları. Bir yıl içinde yaklaşık 110 bin yeni araç karışmış caddelere, sokaklara. Sayıda İstanbul’un gerisinde ama kişi başına düşen araç sayısında birinciyiz; 4 kişiye 1 araba düşüyor.

İnsansızmış gibi şehir
Arabaların başkenti olacaksa biz rahatsız etmeyelim diyoruz. İçinden şehri hançer gibi dilimlere ayıran otobanlar geçen şehir, insanlara göre değildir çünkü. Şehirlerin şehir olma özelliği, orada insanların yaşamasından gelir. İnsanı geri plana atan, arabalara öncelik veren yere ne ad verildiğini bilmiyoruz. O arabaları kullanan insanlar bile arabadan inmek zorunda kalıyor nitekim. Eee, şehir nerede?

2013 yılında Ankara Büyükşehir Belediyesi ve Gazi Üniversitesi işbirliğiyle ‘Ankara Ulaşım Ana Planı’ çalışması başlatılmıştı. Yaklaşık bir yıl süren anketler, 57 noktada trafik sayımları yapıldı. Görüldü ki metro hariç, tüm toplu taşıma araçları, banliyö treni ve belediye otobüsleri dahil, yolculuk süresi olarak otomobilin gerisinde kalıyordu. Arabası olan, daha erken gidebiliyordu eve. Toplu taşımacılık, özendirici değildi yani.

Sır ulaşım planı
Karşıdan karşıya geçilemeyen otoban yollar, alttan üstten geçitler, katlı kavşaklar derken 2005 yılıyla 2013 arasında özel araç kullanım oranı yüzde 25 artmış, bu oranın 2028 yılında yüzde 80’lere varacağı hesaplanmıştı. Planın bitmemiş hali bile toplu taşıma ve raylı sistem çözümlerini işaret ediyordu.

Plan çalışması bitti, merakla beklemeye başladık. Bir devletin, Ulaşım Ana Planı olmayan başkentinde yaşıyorduk. Ses seda yok... Kayboldu, sır oldu plan.

Çok sonra öğrendik ki plan, içinde karayolları, koca koca katlı kavşaklar, büyüğünden büyüğünü beğen otobanlar olmadığı için kenara atılmıştı. Üstelik plana aykırı değişiklikler yapmak zorunda kalındığı halde. Çünkü çözümler, neredeyse tamamen raylı sistemler üzerineydi, hayatın gerçeği öyle diyordu. Toplu taşıma gelecekti şehre, yaygınlaşacaktı, başka çaresi yoktu.
Arabaların mutlak hakimiyeti
Kenara atılınca o kadar emek ve para boşa gitmiş oldu, plansız kaldık ve 2013’den bugüne, yolların da kavşakların da yenileri, çare olmadığı halde açıldı da açıldı. İnsanlar, olan raylı sistemler ve otobüslerin uyumsuz toplu taşımacılığına terk edilirken arabalar ile özel toplu taşıma araçları bayramına devam etti.

Ve yeni rakamların bize gösterdiği, arabaların devlet olma yolunda mutlak hakimiyet için büyük ve emin adımlarla hedefine ilerlediğidir. Biz de sanayiye gidip, şanzıman, teker mi taktırsak kendimize, araba kadar adam yerine konmadığımıza göre!

1 yorum:

Adsız dedi ki...

https://www.gercekgundem.com/odtu-3-yolun-perde-arkasinda-ne-var-319385h.htm