12 Aralık 2011 Pazartesi

SİNCAN-KAYAŞ BİLİNEMEYENLERİ


09.12.2011 Milliyet-Ankara Gazetesi

Sincan-Kayaş banliyö hattında, bilinemeyenler var. Bir işe kalkışılmış ama akıbeti bilinemiyor. “Trenler, 90 gün işlemeyecek” denmişti, 120 gün oldu, daha kazma vurulmamış. 90 gün 3 ay, 120 gün 4 ay demek. 90 gün de olmuş size 3 yıl. Yüklenici firmalara bildirilen takvime göre, 3 yılda bitmesi öngörülüyor Sincan-Kayaş banliyö hattının. 3 yılda bitecekse niye 90 gün dendi, 120 gündür kazma vurulmadıysa niye erken kapatıldı bu hat? Bunları bilemiyoruz.



Bilinemeyen yetkili

Milliyet Ankara Gazetesi, açıyor telefonu, sormak için yetkiliyi istiyor. Burada da bilemediğimiz şeyler oluyor. Bir esrar perdesi arkasından, adını bilemediğimiz bir yetkiliyle görüşüyor arkadaşlarımız. “Bu tür söylentileri ciddiye almıyoruz” diyor mahrem şahıs. “3 yıl telaffuz edenler var, daha fazla diyenler var. Başlayınca en kısa sürede bitirmeye çalışacağız” deyip, devam ediyor “ama bunun için süre veremiyoruz!” Allahım bu nasıl gerilimli bir iş? Tren yolu diye ‘Korku Tüneli’ mi inşa ediliyor acaba?



İnsan bilmediğinden korkar

Bir de Anadolu Bulvarı’ndaki Marşandiz Köprüsü yıkılıp, yenisi yapılacaktı. Ondan da vazgeçilmiş. Niye? Onu da bilemiyoruz. Bilinemeyenler bilinemeyenler!..



1 Ağustos 2011’de başladığı duyurulan Başkentray Projesi’ni, bir gün sonra “Başkentray Başlıyor” diye heyecanla köşemize  taşımıştık. Yalnız bazı çekincelerimiz vardı, alkışı sonraya kalmıştı. Böyle gizemli, gerilimli bir proje gibi görünmüyordu baştan. İnsan, bilmediğinden korkar. Başkentray’da öyle olacaksa Korku Tüneli’ndeki trenlere de binemem ben zaten!



Sokak raporu kaba fikir

Günde 30 bin kişi taşıyordu Sincan-Kayaş banliyö hattı. Bu ihtiyacı karşılayacak yeterli belediye otobüsü, halk otobüsü ya da dolmuş sayısı var mıdır, bir de bunu bilemiyoruz. Kızılay’da, durakta beklerken kulak misafiri olduğum iki  beyefendinin, rapor niteliğinde bir şikayet sohbetine şahit oldum. Rapor, kızgın bir ifadeyle seslendirilmişti. Bu hatla ilgili okuduklarımı da ekleyince bilmeden de kaba bir fikre sahip olunabileceğini gördüm.



Ankara’nın birikmiş altyapı işleri, yatırımları çok. O kadar çok ki hepsine birden girişmek ve zamanında yetiştirmek zor olabilir. Ancak bu gecikmenin sorumlusu, Sincan-Kayaş banliyö hattına mecbur olanlar değildir herhalde. Ya da aynı çileyi başka hatlarda çekenler.



‘3 yıl’ın sihri

Bir de metro için, Başkentray için ve başka bazı projelerde,  duyduğumuz sihirli bir 3 yıl tarihi var. Sonrasında ne var ki sık sık duyar olduk bu tarihi? Bilinmiyor ya, boş durmuyor şeytan, aklına düşürüyor insanın!



Ankara Tavşanı Meclis’te

Keçi İnadı Tavşanı Kaçırır' demiş, Ankara’da nesli tükenmeye yüztutan Ankara Tavşanı’nın, nereye gittiğini merak etmiştik. Ankara Üniversitesi Zootekni Bölümü’nden Profesör Doktor Gürsel Dellal’ın demecinden, Çin’e gittiklerini öğrendik. Milyonlarcası Ankara’da değil ama orada yaşayabiliyordu.


Bu demeç, bir Ankara milletvekilimizin dikkatini çekti ve arkadaşlarıyla Meclis Başkanlığı’na önerge verdiler. Üstelik Meclis araştırması açılmasını da istediler. MHP Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri ve arkadaşlarına, ilgilendikleri ve konuyu gündeme taşıdıkları için teşekkür etmek gerekir. Ben kendi adıma ediyorum. Keşke diğer Ankara vekillerimiz de ara sıra başını kaldırıp, Ankara’ya bakabilseler.

Hiç yorum yok: