27.08.2013 Milliyet-Ankara Gazetesi
Ankara,
ulaşılamayan, ulaşamayan bir başkentti. Kocaman başkente, dar yollardan
geliyor, dar yollardan gitmeye çalıyorduk. Karadan, havadan, demiryolundan
dardı hep. Dar ve dolambaçlıydı. Siyaseti gibi… Kalbe kan pompalayacak
damarların darlığından, benzi soluk, griydi başkentin benzi. Damarlar açıldıkça
çehresine kan gelmeye, rengi değişmeye başladı. Belki 70 yıllık hastalıklı
görüntüsünden, cıvıl cıvıl bir kente dönüşmeye başladı. Dönüşmeye de devam
edecek yolları genişleyip, damarları açıldıkça.
Yavaş da olsa birkaç
yıldır yolları açılıyor Ankara’nın. Yüksek Hızlı Tren geldi memleketimize.
Eskişehir, Konya’yla başladı, İstanbul, İzmir, Sivas hatlarının inşaatı
sürüyor. Yurtiçine, yurtdışına doğrudan uçak seferi yapılan yerlerin sayısı
arttı. Çevre yolları ve çift hat karayollarıyla dar damarlar açılıyor. Ulaşılamayan
şehre, ulaşmaya başladı Türkiye. Şehir de Türkiye’yle kucaklaşmaya başladı.
Ulaşılamayan bir başkente göz yumanlara, aşk olsun!
Fabrikalar yolu bekliyordu
Ankara’nın, ülkeye
açılması kadar kendi içinde de açılmalara ihtiyacı var. Öncelikle kendi
ilçelerine, köylerine açılması gerekiyor. Bazı ilçelerle hala sorunları var. Ya
yarım kalmış ya da ihtiyaca yönelik eksik yollar var. Bunların içinde en
önemlilerinden biri de Eskişehir yolunda, Malıköy bölgesiydi. Malıköy’de, 5
organize sanayi bölgesi var. Ancak bu bölgelere 6 kilometrelik dar bir köy
yolundan girmek zorunda kalıyordu TIRlar, kamyonlar. Neredeyse bütün parselleri
satıldığı halde pek çok fabrika, temellerini bile atmadı yol yapılmadığı için.
Dünyada numunelik, su, elektrik ve ulaşım sorunu çözülmeyen bir sanayi bölgesi
ilk Ankara’daydı. 12 yıldır da bekliyor. Neyse ki çok yakında iyi haberin
birincisi geldi.
Yol inşaatı başladı
Müjdeyi önce 17
Ağustos’ta yayınlanan söyleşimizde Sincan Belediye Başkanı Mustafa Tuna
vermişti. Eskişehir yolu, Ayaş yolu ve İstanbul çevre yolu birbirine
bağlanacaktı. Niye önce Sincan? Çünkü
Sincan ASO 1’inci Organize Sanayi Bölgesi ve Malıköy’deki organize sanayi
bölgelerinin bağlantısı kopuktu. Bunu, Ankara’yla bağlantının kopukluğu olarak
anlayabiliriz. ASO 1 bölgesinde, yurtiçi ve yurt dışı için yükleme yapılan bir
nakliye bölgesi var. Hergün mal taşıyabilecekken bu yol yüzünden haftada bir ya
da en fazla iki kez yükleme yapmak zorunda kalıyordu Malıköy’deki firmalar.
İleride böyle bir nakliye bölgesi, Malıköy’e de yapılacak. Karşılıklı trafik
iyice artacak. Eksikli haliyle yaklaşık 7 bin kişi çalıyor Malıköy’de. Altyapı
bitip, yeni fabrikalar açılınca 55 bin civarında ekmek kapısı açılacak. En az
350-400 bin kişiyi etkileyecek yani. Yani efendim, yapımına başlanan bu 40
kilometrelik yol, Ankara sanayisi ve ticaretinin geleceği için hayati önemde
bir yoldu, inşaatı başladı.
Hayati bir bağlantı
Geçtiğimiz hafta
Ulaştırma Bakanlığı Müsteşarı Habib Soluk ve beraberindeki heyet, yol
çalışmasını yerinde incelemek için Sincan’a gitti. Pek güzel bir istekle çalışmaların
hızlanması talimatını verdiler. Bu yol, Ankara için, çok önemli bir başlangıcın
ilk adımıdır. Açıldığı gibi hem sanayiye hem ticarete hem Ankara’ya çok büyük
katkıları olacak. Ankara’nın da ülkeye. Coşkun akacak bir damarın açılmasını
bekliyoruz dört gözle. Kazan, Çubuk, Akyurt bekliyor sırada. Kazan, Sincan’a
açılacak kestirme yolu, Çubuk ve Akyurt, Kazan ve Aydos üzerinden Karadeniz’e açılacak kestirme
yolları bekliyor. Bu yollar, bölgenin en büyük sanayi ve ticaret bölgelerini
birbirine bağlayacak.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder