3 Şubat 2014 Pazartesi

OTOSTOPLU TAŞIMA


31.01.2014 Milliyet-AnkaraGazetesi


3 ayı geçti, belediye otobüsleri ODTÜ yerleşkesine çalışmıyor. Binlerce öğrencinin okuduğu, binlerce görevlinin çalıştığı yerleşkede ulaşım, otostopla yapılıyor. Arabası olan, yolda bekleyenleri toplayarak toplu taşıma hizmeti görüyor. Hatta otostop sırasına giriliyor, o kadar düzene girmiş iş.


Kökünden çözüm!
Üniversite arazisinden bir gece yarısı harekatıyla geçirilen yolu protesto eden bir avuç eylemci, eylemle aşırılığı karıştırıp bir otobüse saldırmıştı. Sanki otobüsün şoförü yapıyor yolu. Büyükşehir Belediyesi de ertesi gün cezayı bütün yerleşkeye kesiverdi, kökünden halletti işi.

Ankara’da böyledir efendim, pire için yorgan yakmasıyla meşhur idari anlayış, bir alışkanlık haline gelmiştir. İnatlaşmalardan büyük kitlelerin zarar görmesi bir sorun değildir, maçı kimin kazanacağı önemlidir. Bir o yana bir bu yana giden topu izleyelim:

Mahkeme maçları
Tüketici Hakları Derneği’nin açtığı dava üzerine Ankara 8. İdare Mahkemesi, önce otobüs seferlerinin durdurulma kararını durdurdu. EGO itiraz etti, bu sefer de yaklaşık bir hafta önce Ankara Bölge İdare Mahkemesi 1. Kurulu, durdurmayı kaldırdı. Bu arada EGO yönetimi, “ODTÜ yönetimi gerekli güvenceyi verene ve önlemleri alana kadar otobüs seferlerine yeniden ara vermek zorundayız” dedi. Birkaç gün önce Tüketici Hakları Derneği, uygulamanın vatandaşlara karşı bir tehdit unsuru olarak kullanılmasının hukuka aykırı olduğunu belirterek bir kez daha dava açtı.

Marjinal zarar
Büyükşehir Belediyesi’nin de EGO’nun da tarifine göre o otobüse saldıranlar ‘marjinal gruplar’mış. Eh işte, eğer kimin ne yaptığı belliyse üniversitenin geri kalanının günahı ne? Kış ortasında 3 aydır çekilen eziyet, marjinal olduğu bile belli bir avuç protestocu yüzünden mi?

Mahkemelerde top çevrilirken okumakla uğraşacağına okula gitmekle mücadele eden binlerce öğrenci yok gibi sanki. Onlara niye ceza kesiliyor? ‘Marjinal’ olmadıklarına pişmanlar!

İçini soğutmamak lazım
Geniş kitlelerle inatlaşılmaz, çözüm üretilir. Hizmet, maçın sonucuna göre verilen bir şey değildir. Kamu yönetimi, herkesin yöneticisi olmayı gerektirir. Yarış olacaksa hizmet verme yarışı olabilir ki zaten ondan da bütün kamuoyu yararlanır. Vatandaş, “Benim istemediğim parti kazanırsa vergi vermem” diyebiliyor mu?

Zehir gibi soğuklarda bir sürü öğrenciyi, memuru ayazda bıraktık. Haftaya kar geliyormuş. Tadı kaçtı zaten ama daha da uzatmadan otostoplu taşıma ayıbından kurtulmak lazım.

İnsanın, içini soğutmamak lazım.

Hiç yorum yok: