7 Temmuz 2014 Pazartesi

BU ANIT DURDURAMAZ



 04.07.2014 Milliyet-Ankara Gazetesi

93 yıl geçti üzerinden. Osmanlı’nın 250 yıldır gerileyen sınırlarına burada, Polatlı Duatepe’de “Dur” dendi. Başka ülkede olsa böyle tarihi değeri olan bir yerde, ucu bulutlara değen anıtlar yükselirdi. Müzeler yapılır, kitapçıklar, çıkarmalar basılır, anı kalacak hediyelikler tasarlanır, gözünü çıkarırlardı adamın tanıtmak için. Kendi milleti akın akın ziyaret eder, onları gören turistler de peşlerinden gelirdi.



93 yıldır sahip çıkamıyoruz

87 yıl sonra 2008’de aklımıza gelmiş, başlamışız ama bu tarihi önemi vurgulayacak bir heykele ve yanındaki binaya, 93’üncü yılında da sahip çıkamıyoruz.



100’üncü yılı bekliyoruz herhalde. Değer bilmek için bizim milletin idrak süresi, en az 100 yıldan başlıyor olabilir.



Ama 100 yıl sonra da gazı kaçmış gazoza dönüyor değerler. Tazeliğini, keskinliğini kaybediyor, ne yapılsa yasak savmaya dönüşüyor. O anıtlar 80 yıl önce yapılsa üstelik bir de tarihi eser niteliği kazanacaktı. Ancak tarihe ve atana saygın gevşek olunca kendi yaptığının değerini de biçemiyorsun. Yakıştıramıyorsun yaptığını.



Bitmeyen anıt destanı

2008 yılında, Polatlı’nın Eskişehir çıkışında, geleni karşılayan gideni yolcu eden dev bir Mehmetçik heykeli yapıldı; Dur Yolcu Mehmetçik Anıtı. Duatepe, yolun hemen karşı tarafında, daha yüksektedir. Orada da anıt heykeller var ama  herkesin görebilmesi ve dikkat çekmesi düşünülerek dev Mehmetçik heykeli, hemen yolun kenarındaki Kartaltepe’ye yapıldı. Yanına da Sakarya Meydan Savaşı’nın anlatılacağı panoramik müze inşaatı başlamıştı.



Başladığımız işi, bitiremedik. 6 ayda gökdelenler dikilebilen inşaat çağında, 6 yıldır bir heykeli ve küçücük bir müzeyi bitiremedik. Mehmetçik heykelinin kaidesi ve müze, kaba inşaat halinde bekliyor. Doğrusu “Dökülüyor” da dilimiz varmıyor söylemeye. Heykelin kaidesinde savaşı anlatan kabartmalar vardı, onlar da kaybolmamış mı! Tamam mı manzara?



Daha değil, şunu da hatırlatalım tamam olsun:

Devletin, kaderini değiştiren bu tepeleri taçlandıracak anıtlara ayıracak parası yoktu, onu da gidip, özel bir şirketten sağlamış mıydı? İşte tamam oldu manzara! Değerbilirliğimiz, hıçkıra hıçkıra ağlatır insanı!



İlerleyen dedelerimizmiş
Duatepe ve Kartaltepe bölgesi, 13 Eylül 1921’de Sakarya Meydan Savaşı’nda, düşmanı ve gerilemeyi durdurduğumuz yer. Buradan sonra İzmir’e, sonra da yeni devlet için hep ileri yürüdük. Ancak yürüyen dedelerimizmiş, biz, istikrar timsali çok şükür, onların bıraktığı yerde duruyoruz. Arkasında bu kafayla haşmetli koca Mehmetçik, istese de kimseyi durduramaz, yakıştırılana üzülüyoruz.

Hiç yorum yok: