18 Kasım 2014 Salı

KARANLIK VE SOĞUK BAŞKENT



14.11.2014 Milliyet-Ankara Gazetesi


Bu Ankara’nın derdi azmış gibi bir de doğalgazla elektrikle uğraşmaya başladı. Memleketin başkenti, doğalgaz, elektrik işlerini halledemiyor. Mağdur vatandaş dışında da pek kimsenin umurunda değil anlaşılan. Bitmiyor çünkü çığ gibi büyüyen şikayetler. Bizim gazete, o kurumların çağrı merkezi gibi oldu, işini çözemeyen bizi arıyor. Yazıyoruz, herhalde yazdığımız haberi kendimiz okuyoruz.



120 bin kişi en az

Şu anda yaklaşık 4 bin civarında konut ki bunların çoğu apartman, hatta kocaman siteler, doğalgaz bağlantısı bekliyormuş. Her evi 3 kişiden saysak en az 120 bin kişiden bahsediyoruz. Geçenlerde Mamak’ta bir apartman, “2 Yıldır Doğalgazımız Yok” diye afiş asmıştı. Milliyet Ankara Gazetesi, neredeyse 2 yıldır Mamak Kusunlar’daki TOKİ Evleri’nde donan vatandaşların haberini yapıyor. Ev sahiplerine gecekondusunu özleten bir kentsel dönüşüm örneğine dönüştü Kusunlar, hangi düğmeye basmak gerekiyor acaba faaliyete geçilmesi için?



Mamak’ta, apartmana afişi astıktan bir hafta sonra Başkentgaz ekipleri lütuf buyurmuş, doğalgaz hattını çekmişti. Pişkinliği de elden bırakmayıp, “Şimdi de özür ya da teşekkür afişi asın” demişlerdi vatandaşlara. Kusunlar’da çocuklar, hastalıktan okula gidemez olmuştu. TOKİ Evleri’nin sokakları da buz pisti, tüm mahalle artistik buz patenine merak salmıştı.



Meşgul mu ediyoruz acaba?

Elektriğe gelince...
Başkent Elektrik Dağıtım Şirketi’ne, ne kadar karanlık bir başkentte yaşadığımızı anlatamadık. Bir hatta sokak ya da cadde aydınlatmaları kesilmeye görsün, günlerce hatta aylarca sürebiliyor. Turizme açacağımız Ankara’nın turistik sokaklarına, gece gidin bir bakın. 4 yıl oldu, Kale ve çevresinde bir sokak yansa öbürü sönüyor. Zifiri karanlık sokakları, caddesi var hala.



Bunun gibi zengin, fakir mahallesi fark etmeksizin Ankara’nın pek çok sokağı, elektriğin keşfedildiğinden habersiz. Doğalgaz gibi yüzlerce, binlerce konut elektriğin bağlanmasını bekliyor. “Siz hattı çektirin, biz geliriz bağlarız” diyorlar.  Sanki asli görevi değil, başka bir işleri varmış da meşgul ediyormuşuz gibi kendilerini.



Faturada düşüş yok

Hele arıza hiç olmayagörsün. Arızanın olduğu apartman ya da site de şöyle bir yanıt alıyor; “Siz kazdırın, arızayı tespit ettirin, gelip ilgileniriz.” Kazdırdığını da kendi kapattıracak bu arada. Ankara’da, binlerce voltluk elektriğin geçtiği hatları düz elektrikçiler tespit edebiliyor, elektrik kaçağı olabilecek o bölgeyi düz işçi kazabiliyorsa elektrik bedellerinden o masrafları da düşelim o zaman. Özelleştiğinden beri bağlantı ve arıza masrafları vatandaşa yüklendi ama elektrik fiyatlarında hiçbir düşüş olmadı çok şükür.



Ayrıca bu iki kurum da çağrı merkezlerini kapatabilir; şikayetlere hiçbir faydası dokunmuyor çünkü. Ya sizi haftalarca, aylarca oyalıyor ya da zekanızla alay edercesine gerekçelerle top gibi birbirine atıyorlar.



Tahsilat tıkır tıkır!

Suyu da eklerseniz bir kentin en temel ihtiyaçları bu hizmetler. Yüzbinlerce insanı mağdur etmek, hizmetin işlemediğini gösterir. Tahsilatlar tıkır tıkır işliyor ama. Harcama ölçümleri, el değmeden, en modern yöntemlerle yapılıyor, cırttt diye pos makinesinden anında elimize tutuşturuluyor maşallah.


Başkent efendim burası, bir ülkenin başkenti. Devletin merkezinde ne rahatlıktır bu uygulamalar? Bu kurumlar duymuyor, devletin de mi kulağına su kaçmış, aylarca, yıllarca süren mağduriyetlere göz yumuyor, şikayetlere kulak asmıyor?

Hiç yorum yok: