12 Ekim 2015 Pazartesi

TOPLU TAŞIYAMAMA



06.10.2015 Milliyet-Ankara Gazetesi

Geçtiğimiz Perşembe öğlen 13:30 gibi, Dikimevi kavşağında belediye otobüsü kara bir tarih yazdı. Ne durak bıraktı ne kaldırımda adam, birkaç saniye içinde 12 hayatı söndürdü. İster araba ister şoförü arızalı olsun, aklımıza sığdıramadık bu kazayı. Boşuna ‘trafik terörü’ denmiyormuş, bir bayramda yüzlerce, bir kazada 12 canı verebiliyoruz trafikte. Bir kez daha kayıplarımıza rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyoruz.

Kaza vesile oldu
Bu elim kaza, Ankara’nın toplu taşıma sorunlarının yeniden gündeme gelmesine de vesile oldu. Aramızdaki sohbetlerde, sanal ortamdaki paylaşımlarda, gazete ve televizyonlarda, kazayı geride bırakıyordu şikayetler. Hani kaza, kıvılcımı oldu sanki de topluca bir içini döktü herkes herkese. Kazayla açıp, kendi derdine geliyordu lafın devamı.

Ankara ulaşımından, özellikle merkezden uzak semtlerde oturanların şikayetleri öne çıkıyor, hele ki öğrenciler, isyan ediyordu okumaktan çok okula gitme mücadelesi verdikleri için. ODTÜ, Hacettepe ve Bilkent hattı, en sorunlusu. Metro, binlerce kişinin okuduğu ve çalıştığı yerleşkelerin 3-5 kilometre ötesinde kalıyor, ring yapan otobüslerin kalktığı duraklarda, yetersiz ring seferleri nedeniyle kilometreyi bulan kuyruklar uzuyordu.

Öğrencinin çilesi vatandaşın derdi
Hala uzuyor. Hatta Hacettepeliler, yakında yılını dolduracak, ‘Beytepe’ye Ulaşamıyoruz’ diye bir topluluk oluşturmuştu. Topluluk da şikayetler de feysbuk’taki paylaşımları da sürüyor hala. Üstelik sadece metrodan okula değil, evden okula gitme sorunu baş göstermiş. Çayyolu ve Sincan metro hatları açıldıktan sonra 32 otobüs hattı iptal edilmişti, evden okula okuldan eve, daha uzun zamanda ve daha pahalı yolculuk ediyorlar artık. Okuluna geç kalıyor, harçlıklarını yol parasıyla tüketiyorlar.

Sincan ve Çayyolu taraflarında oturanların, ringlerle ilgili şikayetleri bitmedi. Kent çeperinden merkeze, merkezden geriye gitmek hala zor. Ege Mahallesi tarafına gidenlerin Kızılay’daki kuyruğu, akşam iş çıkışlarında yolu kapatıyor. Kale’ye, hala yürüyerek çıkıyor esnafla çalışanlar; bir tek toplu taşıma aracı çalışmıyor. Hala Aşağı Ayrancı’ya, 1 belediye otobüsüne karşılık 4 halk otobüsü geliyor. Birçok semtte otobüs sayısı eksiltilip, sefer aralıkları uzatıldı. Metro ve Ankaray hattı üzerinde oturmayanlar için AŞTİ’ye ve Gar’a gitmek hala zor ve pahalı. Otobüs ve metro seferleri, gece erken bitmeye devam ediyor.

Ankara’ya mahsus marifet
Yani 10 Şubat 2015’de ‘Toplu Taşıma-ma’ demiştik, değişen bir şey yok. Ama bizde başlık, ‘Toplu Taşıyamama’ olarak değişti. Yeni metro hattı açarak ulaşımı daha zorlaştırmak ve daha maliyetli hale getirmek, Ankara’ya mahsus bir marifet. “Bazı ülkelerin 150 yıl önce çare bulduğu toplu taşıma, 21’inci yüzyılın başında Ankara’da, ısrarla ‘toplu taşıma-ma’ olarak seyrini koruyor. Marka kent olursa ilk madalyasını bu konuda alacak inşallah!” demiştik 10 Şubat 2015’de. Vallahi daha da beklemeye gerek yok, hakkı olan madalyayı derhal teslim etmek lazım!

Ankara Ulaşım Ana Planı biteli 9 ay oluyor, henüz hiçbir yetkili kapağını açmadı. Varolan toplu taşıma ağı, başkentte olması gerekenin 10’da 1’i. Şimdi yetmezmiş gibi o ağdaki seferleri azaltarak olanı da bozuyoruz.

Neymiş? İki nokta arasındaki en uzun ve pahalı yola, ‘Ankara Ulaşım Ağı’, soranlara, “Toplu taşıyamama şeklinde” diyormuşuz.

Hiç yorum yok: