Başbakan
Binali Yıldırım’ın talebi üzerine değiştirdik sloganı; Keçiören’in yerine
Ankara’yı koyduk, ‘Aşkımız Ankara
Metrosu gibi bitmesin’ oldu yeni hali. Böyle böyle, sloganı yenileyerek,
kentin ihtiyacı olan metro ağına kavuşmayı umuyoruz. Eski Ulaştırma Denizcilik
ve Haberleşme Bakanımız artık Başbakan, hassas noktasını yakaladığımızı
umuyoruz. Büyükşehir Belediyesi’ninkini yakalayamamıştık 19 yıldır.
Kurbağalı metroda şantiye
hayatı
2001
yılında başlayan ama 10 yıl bitemeyen Çayyolu ve Sincan metro hatları, 25 Nisan
2011’de Keçiören hattıyla beraber Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme
Bakanlığı’na devredilmişti. Devralındıktan sonra “Bu işin yüzde 30’u bitmiş, yüzde 70’i duruyor” demişti Bakan Yıldırım.
2 yıllık bir çalışma sonucu 12 Şubat 2014’de, Sincan hattının açılışıyla ilk
aşama tamamlandı.
Keçiören
hattı da başlamıştı ama anlaşıldı ki o bölümde yeraltı çok karışık Ankara’nın. Alttan
alttan akan dereler, plansız altyapı, tahminleri boşa çıkardı, biraz geciktirdi
metro çalışmalarını. “Aman efendim,
metro çukurlarındaki kurbağa vraklamalarını 10 yıl dinlemiş, şantiye hayatı
sürmüş Ankaralılar için birkaç ayın önemi yok, bitirme niyeti olsun yeter ki”
diye düşündük.
Bir tebrik bir sitem
Nihayet
31 Ağustos 2016’da, yeni Bakan Ahmet Arslan’la Keçiören Metrosu’nun test
sürüşünü yaptı ve ilkindeki gibi sözünü tutmuş oldu Binali Yıldırım. Yılbaşına
da açılışı yapılacak. Gordion düğümüne dönen Keçiören trafiğinin de önemli bir
boğumu çözülmüş olacak inşallah.
Bu
arada Başbakan, Atatürk Kültür Merkezi’nden Kızılay’a yapılacak 3 buçuk
kilometrelik yeni hattın ve 27 kilometrelik Çubuk-Havaalanı hattının da müjdesini
verdi. Arada "Tabii bir belediye için bunlar büyük işler,
büyük paralar. Bir miktar yaptı, sonra işi üzerimize yıktı” deyiverdi Melih
Gökçek’i kastederek. Vallahi
Binali Yıldırım’ı tebrik etmek şart ama Melih Gökçek’e de aşk olsun!
Ulaşım Planı’nı
tutuştursaydı
Yani
30 buçuk kilometrelik metroyu iletmiş sadece. Ankara Büyükşehir Belediyesi ve
Gazi Üniversitesi işbirliğiyle hazırlanan ‘Ankara
Ulaşım Ana Planı’nı tutuştursaydı ya Başbakan’ın eline. Toplu ve raylı
taşımada önemli sorunları çözüyordu o plan.
Hemen
sloganı ‘Aşkımız Ankara Metrosu gibi
bitmesin’e çevirip köşeye sıkıştırsa, dosyayı tutuştursaydı, ağır olduğu
için dosyayı iade etmekte zorlanan Başbakan, gayri ihtiyari projeyi kabul etmiş
duruma düşse, Melih bey de “Birini
gördüm, hemen geliyorum” deyip kalabalığa karışsaydı. Kendisini hiç böyle
fırsatları kaçırmaz diye biliyorduk, vah ki vah, hem de tarihi fırsat kaçmış!
Yeni sloganı ünlüyoruz
İlk
açıldığı 28 Aralık 1997’den bu yana 19’uncu yılında başkentin kalan metro
macerası. Toplu ulaşım, 5 milyonluk şehrin belediye meclisinde pek gündem
konusu olamıyor. Tramvay hiç yok mesela başkentte. Sincan-Çayyolu arasındaki
metro hattı, neredeyse ‘O’ denecek
kadar dönen koca bir ‘U’ çiziyor. Bunların
dışında kalan çevre semtleri de merkeze kolay ve hızlı ulaştıramıyoruz. Karayoluyla
toplu taşıma, belli noktalarda kilitleniyor, daha da kilitlenecek yakında.
Ah
be Melih bey, o planı şeyetseydiniz Başbakan’a!.. Neyse... Hiç bozmuyor, ‘Aşkımız Ankara Metrosu gibi bitmesin’
şeklinde ünlüyoruz bundan sonra.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder