30 Temmuz 2017 Pazar

KASTAMONU OTELİ DE GİTTİ



29.07.2017 Milliyet - Ankara Gazetesi

İsmetpaşa’nın hafızalardan silinişinin mührü oldu Kastamonu Oteli’nin yanışı. Yanışı mı, yakılışı mı artık... 26 Temmuz 2017’yi mührün vurulduğu, vedalaştığınız gün olarak kaydedebilirsiniz. Kastamonu Oteli de dahil 15 günde ardı ardına kaderine terk edilmiş en az 100 yaşındaki 4-5 eski evin yanıp yıkılması, hiç de tesadüfe benzemiyor. Bunların içinde 100 yaşından eski olanlar da vardı. Gözümüzün içine bakarak, hatta içine sokarak yok edildiler.

Solda direnişin simgesi Ankara Telgrafhanesi, sağda Hükümet Konağı
Zamanın devlet mahallesi
Hacıbayram Camisi’nin avlusundan Dışkapı’ya doğru bakın, başınızı aşağı indirin, orası İsmetpaşa, yeni adıyla Hacıbayram Mahallesi. Camiden hariç 1890’larda Abidin Paşa’nın valiliği döneminde Ankara Telgrafhanesi (1886-1894), Hükümet Konağı (valilik) gibi ilk resmi kurumların kurulduğu mahalle. Cumhuriyet’in kuruluşundan sonra şık Ankara konakları arasına Macar ustaların serpiştirdiği taş evlerle güzelleşen, İsmet İnönü’nün de oturduğu yüksek memurların mahallesi.

Direnişin simgesi Telgrafhane’yi daha 1930’larda yıktık. Telgrafhane Müdürü Paşa Nuri, daha sonra Havuzlu Çiçek Lokantası’nın sahibi, hemen otelin yanında önceki hafta
Sağda yakılan konak..Göründüğünden oldukça büyüktü.. 
yanan konakta oturmuşlardı. Uğur Mumcu’nun da çocukluğunda bir süre bu evde oturduğu söyleniyor. İsmet İnönü’nün oturduğu ev ise duruyor, içinde Suriyeliler var ama 3 yıl önceki halinden eser kalmamış.

Telgraf Sokak.. Bu evler yok artık..
Meydansız Valilik, yüksek binaların gölgesinde iddiasız, daha düne kadar pavyonlar, izbe içkili lokantalarla çevriliydi. Önünden İsmetpaşa’ya inen Telgraf Sokak’ta, 2 yıl önce bile sağlam olan eski ev ve konaklardan hiç kalmadı. İnceyol Sokak 2 numaradaki güzelim işlemeli taş ev, 3 ay öncekinden de kötü durumda.
Kastamonu Oteli

Hayalperestin hayalkırıklığı
Kapısına kadar yığılan molozların arasındaki Kastamonu Oteli’ne 15 Temmuz’da uğramış, fotoğraf çektirmiştik önünde.
Bir ara dispanser olarak da kullanılan Kastamonu Oteli, Kastamonu’dan, Sinop’tan, Boyabat ve Taşköprü’den gelen sarımsak üretici ya da tacirlerinin mekanı. Otobüsleri de İsmetpaşa’dan kalkıyor zaten. Giriş katının bir yanı otobüs yazıhanesi, öbür yanı bekleme salonu. Yazın çok kalabalık olunca avlusuna, bahçeye yatak seriliyor. Sahibi Sami Erkan.

1965’den beri oğlu Mustafa Erkan ve Cafer ile Engin Tokaç kardeşler tarafından ortak işletiliyor. Son 6 aya kadar da çalışıyordu. Karakolla arası 50 metre değil, ihtimal vermedik; yıkılmaz, toparlanır, bir işletmeye dönüştürülür diye düşündük. Tarihi bir lokanta ya da kafe olarak hizmet verebilirdi turistlere. Hey yavrum heyyy, saf hayalperest!..

Taş otel, cayır cayır!..
Hafıza silikleşiyor
26’sında daha gün apaydınlık, saat akşam 6 buçuk, karakolun dibindeki Kastamonu Oteli’nin cayır cayır yanma görüntüleri geldi. Taş bina, cayır cayır yanıyordu. Tapusu henüz devredilmeden, diğerleri gibi itfaiye kontrolünde, kepçe refakatinde yanıyordu. “Görüntü çekildiğini görünce kepçe geri çekildi, yıkamadı” dedi mahalleli.

Bu tarihi konaklar, evler, binalar neredeyse 100-150 yıldır dayanmış, 15 günde serap gibi siliniyordu kendi tarihimizin sayfalarından. İsmetpaşa’nın yok oluş mührü, en simgesel yapısı Kastamonu Oteli’yle vuruluyordu. Molozların içinde, hoyratça kırılmış, ezilmiş tarihi parçalar ilişiyordu gözümüze. Tarihini yok ederek, mahalleliyi sürerek kurulmaya devam ediyordu yeni Ankara. 2 bin 700 yıllık şehir, geçmişi silik bir başkente dönüşüyordu koşar adım.

2 yorum:

Unknown dedi ki...

NE KADAR ACI ..
YANAN / YAKILAN BİR EV BİR OTEL DEĞİL.
NİCE YAŞANMIŞLIKLAR ANILAR YANIYOR.. O BÖLGEDE BİR DE AYNI KADERE UĞRAYAN KASTAMONU VE SAFRANBOLU FIRINCILARININ BULUŞTUĞU BİR KIRAATHANE VARDI.. MEMLEKETE GİDECEK OLAN MEMLEKETTEN GELEN İŞ ARAYAN KALACAK YER ARAYAN FIRIN ÇALIŞANLARI ORADA BULUŞURDU. TAM BURANIN KARŞISINDA AFYONLU MUSTAFA KARYAĞDI 'NIN İŞLETTİĞİ 4 MASALI MEYHANE Mİ DESEM MEYHANE DEĞİL LOKANTA DESEM LOKANTA DEĞİL AMA GARİBANLARIN YİYİP İÇTİKLERİ (?) BİR YER VARDI..
Teşekkürler Sayın Ali İnandım ... Aldım başımı gittim bir yerlere 😳 Başka bir yazınızda biraz daha aşağılarda UZUNYOL 'da Rahmetli Yaşar Doğu 'nün anılarında buluşmak üzere KALIN SAĞLICAKLA ✔

Adsız dedi ki...

vahşilerle yaşamak, her gün öldürüyor