Toplantıya katılan yöneticiler düşünceli. Vekaletname veren tedirgin adam durgunluğu var. Ya da hergün bu imzalardan atıyormuş heyecansızlığı mı demeli? Oysa 6 Nisan 2012, Ankara için çok önemli, tarihi bir imza günü. Kendi alanında bir ilk. Teknokentler, işbirliği yapacaklarına ilişkin anlaşma tutanağını imzalayacaklar. Bu imzalar, Ankara tarihinde yeni bir dönemin ilk adımı olacak. Nerede heyecan, niye coşku yok? Hatta niye çoğu yerel yöneticiler ve sivil toplum örgütlerinin başkanlarını göremedik? ‘Teknokent’ nedir ona bakalım sonra dedikoduya devam ederiz.
Teknokent nedir?
‘Teknopark’ da deniyor. Kısaca teknoloji üretme ya da geliştirme için çalışan firmaların, bir arada kümelendiği yerler diyebiliriz. Örneğin çamaşır makinesini ele alalım. İlk 1906’da üretilmiştir. Otomatik olanı, 1950’lerden beri aşağı yukarı aynı teknolojiyle günümüze gelmiştir. Sonra biri çıkmış, “Az elektrik harcayanı üreteceğim” demiş. Diğeri, buna ek olarak “Çamaşırın kilosuna göre deterjan harcatacağım” demiş. Yarın başka biri, “Bir metal kaplama yöntemi buldum, sahibinin ömrü, makinenin çürüdüğünü görmeye yetmeyecek” diyebilir. Hepsi bir sürü karmaşık işlemler gerektiriyor ama değişik kişilerin geliştirdiği teknolojiler, aynı makinede toplanıyor.
Şimdi otomatik çamaşır makinesi yerine uçak, elektrikli araba, rüzgar enerjisi üreten değirmenler, denizaltı ya da uzaya gönderilecek bir uydu koyalım. Üstüne baş döndürücü hızla gelişen bilgisayar teknolojisini ekleyelim. Her ürünün her parçasını geliştiren yüzlerce, binlerce değişik firmanın, harıl harıl, bu ürünleri geliştirmek için çalıştığını düşünelim. İşte bu araştırmacıların, geliştirmecilerin bir arada kümelendiği yerlere, teknopark ya da teknokent diyoruz.
Ankara’daki teknokentleri bir araya getiren, Vali Alaaddin Yüksel. Yönetim Kurulu Başkanlığı’nı yaptığı Ankara Kalkınma Ajansı, uzun isimli bir proje geliştirdi ve teknokentleri, imza masasına oturttular. Projenin adı, Ankara Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Potansiyelinin Tespit Edilmesi, Tanıtılması ve Harekete Geçirilmesi Projesi. Nefeslenin, devam edeyim!
Türkiye’de bir ilk
Ankara Üniversitesi Teknoloji Geliştirme Bölgesi, Ankara Sanayi Odası Teknoparkı, Bilkent Üniversitesi Cyberparkı, Gazi Üniversitesi Teknoparkı, Hacettepe Üniversitesi Teknokenti ve ODTÜ Teknokenti, güç birliği yapmak üzere bir araya gelip, imzaları attı, Ankara Teknokentleri Platformu’nu oluşturdular. Türkiye’de, ilk kez böyle bir işbirliği yapılıyor. Bu işbirliğiyle ülkeye örnek bir yönetim modeli de oluşturmak istiyorlar.
Toplantının sonunda, düşünceli yöneticilerden eser kalmadı. Yüzler güldü. Ankara soğukluğuymuş demek. Tabii o imzaların da vaat edilen sözlerin de hem destekçisi hem takipçisiyiz.
Uydu fotoğraflarında, teknoparkların yeri işaretlenmişti. Ülkenin en iyi ilk 3 üniversitesini içeren 6 teknoparkın. Yukarıdan bakınca ‘Bilişim Vadisi’ni gördük biz!
Vakıfbank’tan iyi haber
Telekom, Tarımspor, SGK ve Emlak Toki’nin, Ankara’daki voleybol alt yapısını feshetmesinden sonra Vakıfbank Ankara 3’üncü Lig Bayan Voleybol Takımı’nın kapanma haberi gelmişti. Altyapıyla beraber, 120 çocuğumuzun, diğerleri gibi ortada kalmasından korkuyorduk.
Birincisi; voleybolcu çocuklarımız için, desteklerini devredecekleri şirketle anlaşmışlar. Şirketin adını, Haziran’dan önce, devretmeye yakın açıklamayı uygun gördüler.
İkincisi; bankanın Halk Müziği Korosu, banka sergi salonu ve sergisi, lokali ve bir miktar çalışanı İstanbul’a gitmekten kurtardık! Ciddiyet ve ilgilerine teşekkür ediyoruz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder