23 Nisan 2016 Cumartesi

23 NİSANIMIZ



22.04.2016 Milliyet-Ankara Gazetesi


Koca adam oluyorsun, işin gücün falan oluyor, kendince dünyanın en önemli işini yaptığını sananlar, koca koca şirketleri, kurumları, devleti yönetenler oluyor, kıymet bileni bilmeyeni, genci yaşlısı, kadını erkeği, okumuşu okumamışı, perde inmiş gibi gözüne, dünyanın olup olabilecek en güzel bayramını idrakten uzaklaşabiliyor. Dünyada, çocuk bayramından daha güzel ne bayramı olabilir ki?

Daha güzel ne bayramı olabilir?
İçinde bu kadar ümit barındıran, yürekleri tazeleyen ne bayramı olabilir? Çocukları soldurmadan her bahar sulayan, kendilerine ve geleceklerine güvenlerini perçinleyen, dünyadaki akranlarını da yanlarına arkadaş eden ne bayramı olabilir daha önemli?

Hiçbir yetişkin çocuklar kadar dürüst olamaz, onlar kadar içten gülemez, onlarınki kadar renkli resimler yapamaz. Çocukluk, yetişkini de tazelemek içindir; yaşam enerjisini diri tutar, yaşamı katlanılır kılar, köşeli fikirleri yuvarlar. Çocuğun ideolojisi olmaz, dünyanın her yanındaki herkese en yakın insanoğludur ayrım gözetmediği için.
Varlıkları bile yeter
Egemenliğini ilan eden yeni devleti bir bebeğin doğuşuyla eşleştirebilirdik, öyle de yapmış, her ülkenin bayramı olan o günü çocuklara hediye etmiş, her yıl onların enerjisiyle tazelenecek diriliş bilincimizi, onlara emanet etmiştik. Zamanla siyasi içeriği geri itilip, çocuk bayramlığı öne çıkarıldı. Çocukların varlığı bile yeterdi çünkü bir ülkenin ümitlerini yaşatmak için.

Hem devletin en üst makamından altına kadar koltukları çocuklarla paylaşarak sorumluluk ve kendine güven duygularını güçlendiriyor hem de onlarla konuşuyor, dinliyor, eğleniyorduk. Ülkenin her yanından Ankara’ya geliyor, başkentlerini görüyor, devlet büyükleriyle zaman geçirip, çocuk balosuna, etkinliklere katılıyorlardı. Atatürk, yoğun devlet işleri arasında bile ‘Çocuk Balosu’na zamanında katılma konusunda çok hassastı.

Himaye-i Etfal başlattı
Aslında başlatıcısı, Himaye-i Etfal Cemiyeti, yani Çocuk Esirgeme Kurumu’dur. Çocuk Bayramı, kimsesiz çocuklara sahip çıkılması için düşünülmüş ancak teklif genelleştirilerek 23 Nisan 1927’den itibaren tüm çocuklara hediye edilmiştir. Sonuçta iki haliyle de dünyanın en güzel bayram fikridir.

1979’da TRT Uluslararası 23 Nisan Çocuk Şenliği’yle dünya çocukları katılır aralarına. Bugün şenlikte, 50’den fazla ülkenin çocuklarını ağırlıyor çocuklarımız. Birleşmiş Milletler de bön bön bakıyor 23 Nisan’ı ‘Dünya Çocuk Günü’ ilan edeceğine.

Bürokrat ataleti var
İşte efendim, dünyada edilecek en güzel bayramı akıl etmişiz, o bayrama da maalesef sahip çıkamıyoruz hakkıyla. Her yıl daha gelişeceğine geriliyor coşku ve etkinlikler. Çocuk enerjisinden çok bürokrat ataleti var artık 23 Nisanlar’da; emiyorlar çocukların enerjisini. Yine de yumuk elleri, kuş cıvıltısı sesleri, türlü renkli kıyafetleriyle arkadaşlarım, her 23 Nisan’da bizi çocuklaştırmaya, tazelemeye devam ediyorlar.

Hepimizin bayramı, kutlu olsun arkadaşlar!

Hiç yorum yok: