22 Şubat 2012 Çarşamba

RAHAT UYUYAMAYIZ


21.02.2012 Milliyet-Ankara Gazetesi

Rahat uyumamalıyız. Sıfırın altında 20 dereceye kadar gördü Ankara. Kendi ayazı bile kemiklere işlemeye yeterken ne garezi varsa Sibirya, derin dondurucu soğuklarını salıyor üzerimize. Neredeyse 2 aydır donuyoruz. Evin içinde dayanamıyor, “dışarısı” demeye dili varmıyor insanın. Bala’daki depremzedeler evlerine girmeden, Çankaya 50.Yıl Mahallesi’yle Mamak Cengiz Topel Mahallesi’nin heyelanzede sakinleri sıcak bir çatı altına sığınmadan, rahat uyuyamayız. Yürüyen binalarıyla huzursuzluğunda hiçbir değişiklik olmayan Akpınar’ı da unutmayalım. Sibirya’yı suçlamaya işlemez inşallah parlak zekalar.

Soğuk manzara
Bala’da, inşa edilen 737 konutun 135’ini devralmıştı depremzedeler. Hayvanlarını koruyacak ahırlı ve tandırlı ev beklerken Çay Yolu villası verildiği için villaları almak istemiyor, derme çatma barakalarda kalmaya devam ediyorlar. 50.Yıl Mahallesi’nde 95, Cengiz Topel Mahallesi’nde 141 konut etkilendi heyelandan. Toplam 236 konut. Bayat siyasi atışmaları uzatmadan önlem almaya çalışıyor Çankaya ve Mamak Belediyeleri. Bu arada Ankara Valiliği olaya el attı, bölgenin ‘afet bölgesi’ ilan edilmesi için çalışmalara başladı. Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı’ndan yanıt bekliyor. Umarız siz bu yazıyı okurken yanıt gelmiş olsun. Akpınar’dan haberler, isyankar duyurular halinde gazetemizin posta kutularına düşmeye devam ediyor.


Devlet var
Ankara Valiliği’nin, geçen kış başlattığı ve şu zamana kadar başarıyla sürdürdüğü Mekansız ve Sokakta Kalanlarla İlgili Önlemler’i, vicdanı olan herkes gibi, beni de mutlu etmiş,  rahat uyumamı sağlamıştı. Hala da sağlıyor. Biri dışarıda donarken içeride, horul horul uyuyabilme terbiyesiyle büyümedik biz. Sadece sokaktan kurtarmakla kalmayan, evsiz vatandaşlarımızın, barınma, yemek, temizlik ve sağlık kontrollerine kadar ilgilenen bir çalışma. İş bulmaları, yakınları ve akrabalarına kavuşturulmaları da dahil. Verilen verginin karşılığına, yöneticinin sorumluluğuna yakışır  uygulama. “Burada devlet var” diyor.

Canıyla başbaşa
Bala, 50.Yıl ve Cengiz Topel Mahalleleri ile Akpınar, bu  dokunuşu bekliyor. Zor günde vergisinin, hizmetinin  karşılığını. Uzamadan, sünmeden, gününde, zamanında darlığına çare soruyor. Devletin dibinde, sahip çıkılmak istiyor. Ankara da vicdanını rahatlatmak. Afet koşulları, siyasi çekişmelerin en değersiz, siyasetçilerin en kimliksiz olduğu hallerdir. Canıyla baş başadır çünkü mağdur.

Zeminden kopmuş uçan balon
Dili kaşınanlar dilini ısırsın, siyasi cilveleşmeler uygun zamana bırakılsın. Bu acı soğuklarda düşülen her çaresizlik, hepimizindir. Afet neredeyse hepimiz içindeyiz. Yöneticilik, kıymetini bulmalı.

Bulamazsa herkes ayakta, uyutmadığı gibi, bir de küstürür  durduk yerde. Kişilerin keyfiyetine kalamaz vergilerin karşılığı, tabirimi hoş görün, haraca dönüşür. Bu rahatlık hali, zemininden kopmuş, uçan balon yönetici tarifine uyar. Vicdanı ağırlık yapanınsa başı yastığa, yanağı örtüye, huzurla değemez Sibirya ayazlı, titreyen çocuklu şu havalarda.

Hiç yorum yok: