07.08.2012 Milliyet-Ankara Gazetesi
Aşk olsun engelli
vatandaşlarımıza; kendilerine uygun değil de bize çok uygun sanki Ankara
sokakları. Yürüyen merdiven olmadığı için dağcılık sporuna elverişli üstgeçit
ve metro merdivenlerini, biz tırmanmıyoruz sanki. Yüksek atlama çıtası kıvamında
kaldırımlara inip, çıkmak, bize çok kolay sanki. Sanki kışın, basınca su
sıçratan kırık kaldırım taşlarında, üç adım atlamayla sek sek arası zıplamaların
uzmanı değiliz biz. Olmayan otobüs duraklarında, güneşten kavrulmuyor, yağınca da
ıslanmıyoruz sanki. Aşk olsun, sokaklar size zor, bize çok kolay sanki.
Farabi rampası
Milliyet Ankara
Gazetesi, Farabi Sokak’taki altgeçide, engelli vatandaşlarımızın geçebilmesi
için yapılan rampayı inceledi. Engelli
vatandaşımız Erman Eranıl da denemeye kalktı geçidi. Rampa başında karşılıklı bakışmışlar.
“Engelli değil, füze rampası bu” demiş Erman bey. Yürüyerek bile inip,
çıkılamayacak dimdik bir yokuş yapmış engelsiz arkadaş. Kendisine “Yürü bakayım”
deseler, yürümesi yuvarlanmasından ayırtedilemez! Yüzde 8 olması gereken rampa
eğimi, yüzde 45 çıkmış. Araba tırmanamaz o eğimi.
Erman bey, denemeye
kalksa rampanın öbür yanına değil, füze gibi çıkışıyla Aşağı Ayrancı Son
Durak’a fırlayacak muhtemelen. O hızla tekerlekli sandalyenin frenleri tutmayacağı
için, yokuş aşağı kaymasıyla bizim gazetenin kapısında karşılarız kendisini.
Gitmek istemediği bir yerde, yine Milliyet
Ankara’ya, demeç vermek zorunda kalacak!
Yaptın mı, yaptım!
Çoğu engelli
rampalarımız, dikkatli bakın, başlı başına bir engel. Daha yeni döndüm
İstanbul’dan, aynısı orada da geçerliydi. Yasayla falan düzenlenemeyen bir şey
demekki. Mühendis kaynayan ülkemizde, inşaat işçilerinin eline bırakılmış
engelli vatandaşlarımız. Yöneticilerimiz içinse angarya. 2005 yılında çıkarılan
Özürlüler Yasası, engellerin kaldırılması için, belediyeler başta olmak üzere
kamu kurum ve kuruluşlarına 7 yıllık süre tanımıştı. 7 yılda çok şey yapmışlar
gibi 3 yıl daha ek süre verildi kendilerine. Yapılanlar da füze rampaları. Yaptın
mı, yaptım!
İnsana bakışla ilgili
Ah engelli dostlar,
engeller size mi sadece? Betonlaşma ve asfaltlaşmayı kentleşme sananlar var.
Oysa betonla asfaltla bitmiyor. Bir gün şu Kurtuluş, Sıhhiye ve Ulus metro
duraklarının, uzun ve dik merdivenlerinden aşağı baksanız anlarsınız. Maltepe
durağından Gar’a gitmek için yüklü bavulunuzla merdivenlerden caddeye tırmanıp,
tekrar altgeçite merdivenlerden inmek, oradan Gar’a yürümek zorunda kalsanız
anlarsınız. Kolej’den Kızılay’a, Tunus Caddesi’nden Bakanlıklar’a, düzensiz ve
yorucu kaldırımları yürümek zorunda kalsanız anlarsınız. Olmayan otobüs
duraklarında kavrulsanız ya da sucuk gibi sırılsıklam ıslansanız anlarsınız; bu,
sadece sizle değil, insana bakışla ilgili bir sorun.
Örnek olamayan başkent
Hükümetleri de halkı
da hizmet edeni sevmiyor bu ülkede. Hükümetleri sevse hizmeti aksatanı, uzun
yıllar oturtmaz o koltuklarda. Halkı sevse hizmet etmeyeni ödüllendirmez
oylarıyla. O yüzden engellisi engelsizi fark etmiyor mağdurların. Biri
diğerinden daha şanslı değil. Herkes, kendi çapında engelleriyle mücadele
ediyor. Demektir ki engelli dostlarımızın işi, katmerli zorlaşıyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder