28.07.2015 Milliyet-Ankara Gazetesi
Çok
ilginç bir başkent, çok ilginç. Yaklaşık bir buçuk yıl önce çıkmış mahkeme
kararından birkaç gün önce haberdar olduk. Biz de Hacivat’ın “Yar bana bir eğlence medet” çağrısı
gibi “Yar bize bir stat, ama nereye,
medet ya devlet” diye kendimizi paralıyoruz. Meğer Etimesgut-Ümitköy
arasındaki Zırlı Birlikler bölgesine yapılması düşünülen stat projesi, 10 Şubat
2014’de iptal edilmiş. Bu arada kararla askeriyeden alınan 520 dönümlük
ağaçlandırılmış arazinin, Atatürk Orman Çiftliği arazisi olduğunu da öğrenmiş
olduk.
Niye yapamıyoruz?
Hayret
bir şey; dünyanın 17’ci ekonomisi olmakla övünen, 10’uncusu olmak için kendine
hedef koyan Türkiye’nin başkentine, uluslararası nitelikte stat yapılamıyor. Ne
kadar yokuşlu yol varsa önce onları deniyoruz. Spor yerleşkesi olarak kentin en
uygun yerindeki garibim salaş 19 Mayıs Stadı ve tesisleri orada dururken
maceralar arıyoruz. Yeri iyi olduğu için mi oraya yapmıyoruz, yapmamak için mi
acaba?
Neden duymadık?
Biz
“Stat nereye yapılsa” diye
karalarken köşelerde, çoktan başa dönmüşüz. Ankara 5'inci İdare Mahkemesi,
Gençlik ve Spor Bakanlığı'nın Ümitköy yakınındaki Zırhlı Birlikler’den alınan
araziye yapılması düşünülen hatta ön çalışmaları başlayan stadyuma, 10 Şubat
2014 tarihinde SİT alanı gerekçesiyle iptal kararı vermiş. Kimseden duymadık 3
gün önceye kadar. Neden duymadık?
Arazi,
Atatürk Orman Çiftliği’ne ait bir araziymiş ve amacı dışında kullanılmadan
ağaçlandırılmış. Karardan, Çiftlik arazisine yapılan diğer yapılaşmalara örnek
bir karar olabileceği nedeniyle mi haberdar olamadık acaba?
İki türlü seviniriz
Biz,
çift taraflı seviniriz bu karara. Hem Çiftlik arazisi açısından hem de Spor
Bakanı Akif Çağatay Kılıç'ın kararı nedeniyle. Kılıç, yeni bir çalışma yaptırmış
ve yeni stadyumun, 19 Mayıs Stadyumu’nun yerine yapılması işlemleri başlamış.
Buna da Atatürk Kültür Merkezi arazisine yapılması düşünülen stadyumun, oraya
yapılmayacağı anlamına geldiği için
seviniriz. Çünkü o araziye, hiç gündeme getirmeye yanaşmadığımız
Medeniyetler Müzesi daha çok yakışacaktır.
Düşünsenize;
bir durakta iniyorsunuz dünya çapında bir stadyum ve spor yerleşkesi, öbür
durakta iniyorsunuz dünyanın en çeşitli kültürlerini barındırmış toprakların,
depolardan çıkamayan binlerce eserini
sergilendiğimiz dünya çapında bir müze. Ağaçlar, bahçeler, havuzlar içinde, hem
de Ankara taşından. Aralara dağıtılmış kır kahveleri... Püü çok acayip
hayallere daldık!
En yapılamayan stat
Stadyum da henüz bir
hayal bizim için. Dünyanın en yapılamayan stadı. Gerçi dünyanın en yapılamayan
şeylerinden çok var Ankara’da. Stat sadece birisi. Öncelikli hayallerimizden.
Spor camiasının da yer konusunda memnun olduğunu görüyoruz. Yani bakar mısınız,
olmayanın hayaliyle avunuyor, düşünceyken
seviniyoruz. O kadar açız yani.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder