31 Mayıs 2011 Salı

ANKARA DİNOZORLARI


31.05.2011 Milliyet-Ankara Gazetesi


Dinozor var efendim Ankara’da. İri yapılı, keskin dişli, silip, süpürebilen bildiğiniz dinozor. İskeletine bile bakarken eliniz, ayağınız boşalıyor. Bir kaburga kemiği, kazara kafanıza düşse beyin faaliyetlerinizdeki tarih algısı alt-üst olur. Bilim camiasında, yırtıcılık ya da  efendilikleri konusundaki çelişkili görüşler, kesin bir kanaat sahibi olmamızı engelliyor. Gelmiş, geçmiş, mevcut dinozorların, bilimin ışığıyla aydınlatılmasını ısrarla bekliyoruz.



Erken dinozorluğum

Yıl 1987. Ankara Üniversitesi’nin, o zamanki Basın-Yayın Yüksekokulu, bugünkü İletişim Fakültesi’nin, meşhur okul gazetesi ‘Görünüm’ için bir araştırma yazısı hazırlamak istedim. Bugün anlı-şanlı pek çok gazeteci, Görünüm’ün tezgahından geçmiştir; ünü oradan gelir. Konu: Arkeoloji. O yaşlarda, arkeolojiye karşı saplantılı bir ilgi baş göstermişti bende. 20’li yaşlarında, İletişim Fakültesi’nde, arkeoloji araştırması yapma düşüncesini, aklım erdikçe daha farklı değerlendirir oldum; bende de bir dinozorluk varmış Allah için!



Dinozorluğun kökeni

Öğrencileri, okuldan soğutmayı göze alamayan hocamız Nevzat Dağlı, yazımı Çorum Gazetesi’ne göndermekte bulmuştu çareyi. Ortada yapılmış bir araştırma, emek var, kıyamamıştı. 15 ve 16 Ocak 1987 tarihli Çorum Gazetesi’nin sayfalarında, öğrencilerini korumak uğruna, kendi memleketlilerine kıymıştı!



Çok şaşırdığım bir bilgiye, bu araştırmayı yaparken ulaşmıştım: Ankara’da dinozor vardı, mamut vardı, milyonlarca yıllık fosiller vardı. Nasıl yani? Evet, Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü’nün  (MTA) içindeki Tabiat Tarihi ve Madencilik Müzesi’nde ikamet ediyorlardı. Gittim, oradalar hakikaten. Ağzım açık müzeyi gezerken bir yandan da Ankara’da dinozorluğun, zaten derin bir kökeni olduğuna ilişkin düşüncelere garkoldum.



140 milyon yaşında

Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü’nün, Tabiat Tarihi ve Madencilik Müzesi, 6 yıllık bir aradan sonra kapılarını, tekrar ziyaretçilere açtı. Türkiye’nin, alanındaki tek müzesi, dünyanın en önemli müzelerinden. Yanlış inşaat nedeniyle kapanan müze, yenilenerek ve sağlamlaştırılarak yeniden açıldı. Müze sakinlerinin en yaşlısı, 140 milyon yıldır yeryüzünde. 140 milyon yaşındaki Allosaurus, 15 milyon yaşındaki mastodont fosili, 3500 yaşındaki fil iskeleti, hepsi müzede.



Çocuklar müzeye

Evren ilçemizde, mamut ve dinozor kalıntılarını kapsayan kazılar sürüyor. Kazan ilçemizin  dudak uçuklatır cinsinden fosilleri de çıkmaya devam ediyor. Allahtan bunların sergilenebileceği müze yeniden açıldı. Yoksa çocuklarımıza nasıl tanıtacaktık?


Dinozorların, bir beden bir de ruh hali var. Gelişen koşulları algılayamadığı, uyum sağlayamadığı ve mücadele edemediği için bedenen yokolmuştur dinozorlar. Ancak ruh hallerinin sindiği bazı insanoğlu, dolaşıyor olabilir aramızda. Gelişime her zaman açık Ankara, zarar görecekse yaşayan dinozor ruhlarından görecektir. MTA’nın, Tabiat Tarihi ve Madencilik Müzesi’ne götürün çocuklarınızı. Götürün ki “dinozor” dediğimizde, sokakta dolaşanın neye benzediğini bilebilsinler!

Hiç yorum yok: