Her türlüsü var ama böyle bir pazar yoktu Türkiye’de. İlk kuran Ankara oldu. Adı, yeniliklere açık Ankara’ya yakışan bir pazar; ‘Yenilikçi Ankara Proje Pazarı’. Dünya, zor günlere hazırlanıyor, zor günlerin kenti de bir süredir boş durmuyor. Ağır sanayi ve bilişim alanında, olduğu zaman tüm ülkeye yararı dokunacak atılımların arifesindeyiz. Uzun yıllar büyük yatırımlardan nasibini alamayan Ankara, sadece toprak altındaki yapısını değil, üstündeki zihinsel altyapısını da hazırlamaya çalışıyor.
Ankara Proje Pazarı
Yenilikçi Ankara Proje Pazarı, Ankara Valisi Alaaddin Yüksel’in, heyecanla anlattığı projelerden biriydi. Yönetim Kurulu Başkanı olduğu Ankara Kalkınma Ajansı, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’yle (TOBB) işbirliğine gitti ve pazar, 17 Aralık 2011’de açıldı. Akıl evrenin her yerinde aynı akıl, değerlendirmesini bilmek gerekiyor. Açılan pazar, akla yapılmış bir yatırımdır.
Ne işe yarayacak bu pazar? Kendi atölyesinde icadıyla baş başa kalmış küçük esnaf, geliştirdiği projelere uygulama sermayesi bulamayan üniversite ve teknoparklar, hatta proje üretme kapasitesi yüksek belli başlı kurum ve şirketler, bu pazarda, girişimcilerle buluşacak. Girişimciler, çeşitli büyüklükteki şirketler olabileceği gibi, yatırım kabiliyeti yüksek birçok bakanlığımız, devlet kurumlarımız ve belediyelerimiz de olabilir. “Şu proje aklıma yattı, param bankada küflenmesin” diyorsanız siz de bu pazardan yararlanabilirsiniz. Dağınık iş enerjisinin, ortak buluşma noktası diyebiliriz.
Bir başka hayırlı çalışma
Bu arada Ankara Kalkınma Ajansı, bir çalışma daha başlattı; ‘Ankara Teknoloji Geliştirme Bölgelerinin Potansiyelinin Tespit Edilmesi, Tanıtılması ve Harekete Geçirilmesi Projesi’. Yapılacak iş, projenin adında yeterince açık; Ankara’nın, teknolojik kapasitesi nedir, bu kapasite nasıl tanıtılabilir ve nasıl harekete geçirilir? Bütünüyle varolan aklı değerlendirmeye yönelik bir çalışma. Ankara, ODTÜ, Gazi, Hacettepe ve Bilkent Üniversiteleri’nin teknoparklarıyla Ankara Sanayi Odası, işbirliği yapacak. Önümüzdeki günlere, doğru bir hazırlanma yöntemi.
Herkes kendi başına dönemi
Dünya liderleri ya da ‘guru’ tabir edilen bilmiş ekonomistleri, dili varıp, “Bu ekonomik sistem ömrünü tamamladı” diyemiyor. Günden güne yalpalayan düşüncelerle oyalıyorlar dünyayı. Ankara Proje Pazarı’nın açılışında konuşan Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, “Yerin altında fazla bir zenginliğimiz yok. Bütün zenginlik yerin üstünde. O zaman burayı iyi çalıştırmamız lazım” demiş. İşte bu kadar basit. Başkalarının ağzına bakmayı bırakıp, kendi aklımızla değerlendirmek zorundayız. Geleceği gören ülkeler, başının çaresine bakacak önlemler alıyor. Kimse kimseyi kollamıyor. O dündü. Şimdi başının çaresine bakma zamanı. Bu dönem, aklını kullanma, önce kendine yetebilme, beceriyorsa ürünleriyle küreselleşme zamanı. En azından, dünyada üretilen birçok şeyi, üretebilme kudretine sahip olmanız gerekiyor.
Eğitim ve somut adımlar
Burada girişimcilik kadar önemli diğer unsur, güncellenmiş ve uygulamayla eşgüdümlü eğitimdir. Girişimleri gerçekleştirecek nitelikli işgücü, sadece üniversitelerde değil, meslek okullarında da yetişmeli. Okullar, girişimciyle uygulamayla gecikmeden buluşmalı.