Tren yolcuları olarak sesleniyoruz. Daha önce de birkaç kez seslenmiştik ama bu kez bizzat Büyükşehir Belediye Başkanımız Melih Gökçek’e iletmek istiyoruz derdimizi. Daha önceki seslenmelerimiz, yanıtsız kaldı çünkü. Metro ve Ankaray, Ankara Garı’na niye küskün bilmek istiyoruz. Salgın hastalık mı bulaşıyor Gar’dan da ikisi de dokunmadan, uzağından geçiyor?
Bir kez daha yıldım
Varoluş mantığına göre metrolar, havaalanı, gar ve otogarlarla birleşir. Toplu taşımanın en basit kuralında, yoğun durakların en hızlı biçimde tahliye edilmesi, yolcuların, daha az yoğun duraklara hızla yönlendirilmesi planlanır. Havaalanına zaten yok, AŞTİ tamam ama bizim Ankara Metrosu, Gar’a uğramamak üzere planlanmış. Bu planı yapan ya demirden korkuyor ya da demiryollarına gıcık kapıyor olmalı. İmza atılan garabetin ceremesini misliyle çekiyoruz sağolsunlar!
Maltepe’yle Gar arasındaki yola katlanmamak için, uzun zamandır tren yolculuğu yapmıyordum. Bu kadar yıldırıcı bir geçişi, tasarlasınız bu kadar olurdu. Oysa ne kadar seviyorum tren yolculuğunu. Gördüklerim ve yaşadıklarım, bir kez daha yıldırdı beni.
Gar’a zorlu güzergah
Özledik, amcaoğullarının ziyaretine Eskişehir’e gideceğiz. “Siz gelmeyin, otogardan tramvayla geliriz” dedim. “Ne otobüsü abi, hızlı tren 1 buçuk saatte burada. Çok rahat, atlayın trene, gelin” dediler. Doğru, hızlı treni de denemiş olurduk. Balık hafızalı milletin vatandaşı olarak Çubuk sazanı gibi atladık öneriye. Batıkent’ten metroya bindik, Maltepe’de indik. Ağır olmayan çantamızla merdivenleri tırmanıp, caddeye çıktık. Bir mesafe yürüdük, yeraltından Gar’a giden alt geçitin girişine geldik. Bu geçit, aynı zamanda çarşıdır. İndik dolanan merdivenleri. Biz inerken boyu kadar bavulla tırmanmaya çalışan bir öğrenci kızımıza denk geldik. Kıyamadık, çantasını çıkarmasına yardımcı olduk. Sonra uzun alt çarşıdan gara yürüdük. Gece 10 gibi bu alt geçit kapanıyor. Daha zorlu ve karanlık bir yol bekliyor sizi Maltepe’ye ulaşmak için. 1 buçuk saat önce çıkmıştık, ucu ucuna trene yetiştik. Çok dakik, saati gelmesiyle kalkıyor hızlı tren. Medeniyet!..
Canımız akrabalarımızla hoşça bir haftasonu geçirdik, dönüyoruz. Eskişehir Gar’ı kolay, biniyoruz. Dakik tren, zamanında Ankara’da. İniyor ve geldiğimiz yoldan geri, Maltepe’ye yürüyoruz. Yaşlı bir karı kocayı, bavullarını çekiştirirken buluyoruz çarşı çıkışının merdivenlerinde. İyi ki gece 10’dan sonraya kalmamışlar. Yardım ediyoruz tabii. “Şu metroyu bir türlü düzayak bağlayamadılar” diye karşılıklı yakınıyoruz. Gece faslını daha önce anlatmıştım, yinelemeyeceğim.
Hayır duası Maltepe’yle Gar arasında
Sayın Melih Gökçek, duyulmadı, bir kez de sizin ilginize sunuyoruz: 100 tren yolcusundan 80’i, bu yolu kullanır. Bu yıldırıcı güzergahı tasarlayanlara ilişkin dileklerimizi tahmin ediyorsunuzdur. Ancak hatanın devamıyla üstünüze kalıyor yakınmaların vebali. Basit bir yöntemle deneyebilirsiniz aktardıklarımın doğruluğunu; ister Batıkent, ister Dikimevi, ister AŞTİ, isterseniz Kızılay’dan binin metroya ve bu güzergahı bir denetleyin. Aklınıza yatıyorsa biz Ankaralılar’ı bilgilendirin lütfen.
Eğer sonunda “Senin gibi yardımsever vatandaşlarımızla her türlü zorluğu aşarız Ali İnandım” diyecek olursanız hiç bize güvenmeyin. Değil hızlı, uçak gibi gitse artık trene bindiremezsiniz beni. 1 buçuk saatte Eskişehir’den geldik, 1 saat 40 dakikada eve vardık. 40 dakikaya varacakken 1 saat eklendi. Gecesi kabus…