22 Ağustos 2014 Cuma

ALIŞVERİŞ ŞENLİĞİ YAKLAŞIRKEN



15.08.2014 Milliyet-Ankara Gazetesi

Ankara doğru bir şey yaptı, Soma maden faciası dolayısıyla Alışveriş Festivali’ni 29 Ağustos’a erteledi. İstanbul ertelemedi, Haziran ayında 3 hafta işine baktı. 10 milyar (katrilyon) 200 milyon (trilyon) liralık ciro yapmışlar. Geçen yıla göre yüzde 25’e yakın artış sağlanmış.



İstanbul kurumsallaştırıyor

Böyle işleri iyi beceriyor İstanbul. İyi örgütleniyor, doğru düzenlemeler yapıyorlar. Büyük etkinliklerde, güçlü kamu ve özel kurumları arkalarına alıyor, bütün İstanbul’u, ülkeyi ve yurtdışını kapsayacak çalışmalar yapıyorlar. İşin tanıtımını da iyi beceriyorlar. Gelişigüzelliğe bırakmıyor, dar bir çevrede döndürmüyorlar işi, kurumsallaştırıyorlar. Bu sayede yaptıkları festivaller ya da etkinlikler, gelenekselleşiyor.



Sadece alışveriş değil

İstanbul Alışveriş Festivali’ni de yine böyle çalışarak oturttular. Kentin alışveriş noktalarını hareketlendirdi, amacına uygun gerçek indirimler uyguladılar. Her yıl artan ciroları, ispatıdır.



Bir de unutmamak lazım; İstanbul, alışveriş yaptıktan sonra da zaman geçirilebilecek, turistik olanakları olan, ulaşım olanakları yaygın, günü çok uzun yaşayan bir şehir. Sadece alışverişle kalmıyor yani iş; yiyor, içiyor, geziyor millet. Belki alışverişin 3’te biri kadar da böyle bir kazanç kapısı oluşuyor.



Ankara’da acemilik devam ediyor

Gelelim Ankara’ya... Birincisine ‘acemiliktir, olur’ gözüyle baktık ancak ikincisinde acemilik devam etti. Çok az olan turistik olanaklarımızla harmanlayamadık şenliği. Örneğin Kale’yi ve Ulus’u, şenliğin parçası haline getiremedik. En basitinden normal esnafın bile acil ihtiyacı olan Kızılay-Ulus-Kale arasına ring yapacak otobüs seferleri konmadı. Kale ve Ulus Meydanları’nda, hiçbir etkinlik yapılmıyor.



Üstü açık gezi otobüsleri dışında Kızılay’da, hatta Tunalı Hilmi Caddesi’nde bile şenlik havasına giremiyoruz bir türlü. Öyle adamın aklını çelecek indirimler de olmayınca olmuyor işte.



Günü kısa yaşıyor başkent

Dahası Ankara, günü çok kısa yaşıyor. Metroyu da gece 10 buçuk 11 gibi bitiriyoruz, şehir dışından ya da yurt dışından gelecek misafirler, erkenden evlerine ya da otellerine gidip, tavuk gibi erken yatmak zorunda kalacak. Biz Ankaralılar tavuklaştığımız için fark etmiyoruz artık böyle ayrıntıları.

Bu yıl Ankara Alışveriş Şenliği’nin üçüncüsü yapılacak. Merakla bekliyoruz ne kadar yol kat ettiğimizi. Bu tür etkinliklerin gizli ayağı tarihi ve turistik bölgelerle bütünleşemeyen bir şenliğin, ömrü ne kadar olur göreceğiz.



Ataleti atmak istiyoruz
Ankara, hareket yaratacak her etkinliği, parmağı kıpırdatacak her girişimi destekleyecek sosyal birikimi olan bir kent. Hareketsizlikten epey kireçlendi ama ataleti üstünden atmaya da çok istekli. İş ki bu tür kapsamlı etkinlikler dar bir çevre içinde dönmesin, planlama, tüm kenti kapsayacak biçimde tasarlansın.

Hiç yorum yok: