1 Kasım 2015 Pazar

ORTADA ÇIRAK KURULDA İLGİ YOK



30.10.2015 Milliyet-Ankara Gazetesi


4 yıldır yazıyoruz, köşemiz aşındı” diye düşünürken anlıyoruz ki yeni başlamışız, daha çok yazacağız. Sanayide ve ticarette çok ciddi nitelikli eleman ihtiyacı olmasına karşın mesleki eğitim, neredeyse bitmiş durumda. Derhal eğitimin ve teknik altyapının güncellenerek, gençlerin altın bileziklerini koluna takıp, iş yaşamına kazandırılması gerekiyor. Önümüzdeki 10 yıl içinde yüzlerce yıldır yapılan mesleklere bile usta bulamayacağız böyle giderse. Ama iş olan yerde sabah akşam işssizlikten yakınan da bir garip ülkeyiz öte yandan.



Elemanı ithal mi edeceğiz?

Derhal” diyoruz çünkü bırakın nitelikli elemanı, çıraklık bitti. Yetişmiyor. Rantla değil de hala üreterek kazanmakta inat eden sanayici de esnaf da “eleman” diye kan ağlıyor. Mecburi eğitimin 12 yıla çıkarılması, bütün sektörlerde çıraklığı bitirdi. Meslek okulları, nitelikli öğrenci alma ve nitelikli eğitim verme özelliğini kaybetti, oradan da yetişmiyor.



Ee ne yapacağız, yurt dışından eleman mı ithal edeceğiz? Ya da yenisinin kurulduğu iddia edilen dünyaya, cümleten rantçı bir tüketim toplumu olarak mı gireceğiz? Sadece tüketen bir toplumun, dünya masasında söz sahibi olduğunu gördünüz mü siz hiç?



Bir kurul var orada

Bugüne kadar hiç bahsetmemiştik. Onca organize sanayi bölgesinin, meslek odalarının inlemelerini dinliyorlardır, bizimki yanında sinek vızıltısı, belki önlemlerini alıyorlardır düşüncesiyle değinmiyorduk. Değinelim kendilerine.



Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde bir kurul var. Mesleki Eğitim Kurulu... Ülkemizdeki kamu ve özel sektöre ait kurum, kuruluş ve iş yerleri ile mesleki ve teknik eğitim okul ve kurumlarında yapılan çıraklık, mesleki ve teknik eğitimden sorumlu en üst kuruluştur kendisi. Haziran 1986’dan beri görev başında. Kurulun sekretaryasını ‘Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü’ yürütüyor. Düzenli bir toplanma planı olmasa da son 29 yılda 27 kez toplanmışlar.



Satürn ekonomisi içinmiş!

19/06/1986 tarihli 3308 sayılı Mesleki Eğitim Kanunu’nun 4.Maddesi’nde kurulun, Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşarı’nın başkanlığında toplanması gerektiği belirtilmiş. Başkandan hariç, aklınıza gelecek bir sürü bakanlık ve sivil toplum örgütünden 26 üyesi var Kurul’un. Yine aynı maddede, “Milli Eğitim Bakanı, gerekli gördüğü durumlarda Mesleki Eğitim Kurulu toplantılarına başkanlık eder” denmiş. En son 2006’da Bakan görmüş; Hüseyin Çelik başkanlık etmiş Kurul’a.



10-11 yıldır derde derman bir karar görünmüyor Kurul toplatılarından çıkan. Tavsiye niteliğinde öneriler, ihtisas komisyonları kurulsun türünden bürokrasi üretme kararları. “Şu şu yapılacak” denmemiş. 4+4+4 eğitim sisteminin, mesleki eğitime, çıraklığa ne tür etkileri olduğu tartışılmamış mesela. 150 binlerden 50 binlere düşmüş çırak sayısı, hala tartışma gereği duymamışlar. Sanayici, esnaf ve sinek vızıltıları olarak biz, Satürn ekonomisi için talepleri iletiyor durumundaymışız yani.



Ne yapacaksak 20 yılımız var

Nüfus verileri bu biçimde devam ederse 2035 yılında yaşlılar ülkesi olmaya başlayacağız. 15 yaşında (ki bazı meslekler için çok geç bir yaş) yetiştiremiyoruz, 45-50 yaşında çırak yetiştirmekle uğraşacağız herhalde.



Üniversiteye de değil tamamen üniversiteyi kazanma sınavına yönlenmiş orta öğretimimiz, devasa bir işsizler ordusu yaratıyor. Sistem, gençlerine kıyan bir kıyma makinesine döndü. 20 yıl önce de geçerliydi 10 yıl önce de; ‘derhal’ meslek okulları gündeme alınmalı ve güncellenmeli. Organize sanayi bölgelerinin ya da esnafın kendi çabasıyla kurduğu okullarla dönmüyor değirmen. Dönmez de... Zaten onların işi de değil, devletin asli işidir mesleki eğitim.


Sadece Ankara sanayisinin, bugün hemen işe alacağı 35 bin nitelikli elemana ihtiyacı var. O kadarını diyelim. Ne yapacaksak önümüzdeki 20 yılda yapacağız. Mesleki Eğitim Kurulumuz’u da biri dürtsün artık kim yakınındaysa.

Hiç yorum yok: