4 Ocak 2012 Çarşamba

ANKARA’NIN 2011 DÖNEMECİ


03.01.2012 Milliyet-Ankara Gazetesi

İyisiyle kötüsüyle tekdüze Ankara için hareketli bir yıl geçti diyebiliriz. Hep yeni yıldan beklenir ama çok ciddi gelişmelerin beklentisini yaratıp ya da başlatıp gitti 2011. Kötüleriyle üzüldük. Ancak bir o kadar da iyi gelişme oldu. 2011’i, Ankara’nın, yarım yüzyıldan fazla süren ilgisizliğin dönemeç yılı olarak anabiliriz. Dönüp dönüp, olduğumuz yere getirmeyen bir dönemeçtir inşallah!


Olmadı

2011’e, seymenlerin, Ata’ya Saygı Alayı Yürüyüşü ve askerlerin, Garnizon Koşusu iptaliyle şaşkın girmiştik. Mustafa Kemal ve arkadaşlarının Ankara’ya ayak bastığı 27 Aralık, sadece kentin değil ülkenin de gündemine oturmuştu. Aynı günlerde Merkez Bankası dahil, birçok banka merkezinin İstanbul’a taşınma tartışması vardı. Maalesef Ziraat, Halk, Vakıf bankaları başta olmak üzere, Sermaye Piyasası Kurulu (SPK), Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK) gibi kurumların taşınmasını içeren ‘Torba Yasa’, Meclis’ten geçti. Şubat 2011’in ortalarıydı. 12 Haziran genel seçim süreciyle beraber ve sonrasında Atatürk Orman Çiftliği (AOÇ) oturdu gündeme. İşlevinden uzak, betonlaşma ve asfaltlaşma projeleriyle anılır oldu. Birçok sorunu çözüm beklerken beklenmeyen gelişmeler dizildi ardı ardına. Daha da üstüne, vekilleri, Ankara’ya ilgisizdi.


Bugün; güzergah değiştirildi ve Garnizon Koşusu yapıldı 27 Aralık 2011’de. Seymen alayı bekliyor henüz. Merkez Bankası, torbaya girmedi ama beklemede. ‘AOÇ’ adı, Kanun Hükmünde Kararnameler’e de girince daha uzun süre gündemde kalacak gibi görünüyor. Yeşiliyle suyuyla Ankara’nın kendine özgü hayvan ve bitkilerini barındıran bir müze çiftlik olarak turizme kazandırmak yerine, akciğerlerini TOKİleştirmeye çalışıyoruz üstelik. Ankara Valisi Alaaddin Yüksel, ilk kez, Ankara vekillerini bilgilendirme toplantısı düzenledi. Bilgilerin, ilgiye dönüşmesini bekliyoruz.



Olur

Karamsar haberlerin gölgesinde, önemli başka gelişmeler vardı, oldukça sevindiren:

Turizm ve Bilişim Vadisi gibi iki önemli başlık, Ankara’nın gündemine girdi. Hamamönü ve Hacı Bayram’daki düzenlemeler sürerken Ankara Kalesi’ne el atıldı, altyapı çalışmaları başladı. Eteklerinden yukarı, Kalesi’yle yeniden canlanacak eski Ankara. Bilişim Vadisi için her şeyiyle en uygun kent tartışmasız Ankara çıktı, inadı bırakmak gerekiyor sadece. Sağlık turizminde ilk adım, Haymana’daki 5 yıldızlı kaplıca otelle atıldı.

Sağlık ve eğitim alanında, ciddi yatırımlar yolda. Dev sağlık yerleşkeleri planlanıyor. Hayvancılık, mobilya tasarımı, kaynakçılık meslek okulları gibi ilk olacak okullar, açıldı açılacak. Üniversiteler, teknokentleriyle ağır sanayi ve organize sanayi bölgeleriyle işbirliğine başladı. Ankara’dan Polatlı’ya organize sanayi bölgeleri, yeni yatırımlar için eksiklerini tamamlamaya girişti. Havacılık, savunma ve uzay teknolojilerine yönelik yatırımlar, Gölbaşı ve Kazan’da kümeleniyor. Ankara Sanayi Odası’yla gözümüz, yerli üretimin desteklenmesinde.



Tarım için kesinleşmemiş ama hayvancılık için yerli üretimi destekleyecek yatırımlar var. Esenboğa’da, ilk Hayvancılık Organize Sanayi Bölgesi kuruluyor. Bitmeyen metro, Ulaştırma Bakanlığı’na devredildi. 2 yıla bitmesi bekleniyor. Bu arada Yüksek Hızlı Tren, Eskişehir ve Konya’yı, Ankara’ya yakınlaştırdı. Karşılıklı yoğun ziyaretlerle verdi meyvesini.  İstanbul, Bursa ve İzmir hatları sırada.



Oldu

Eksik eksik, kısa kısa oldu ama Merkez Bankası ve Çiftlik kararlarında hassas olmak koşuluyla resmi şöyle görüyorum; geçmiş yıl, gelecek yıla büyük ümitler devretmiştir. 2011, yeni bir dönemece giriş yılıdır Ankara’nın.

Hiç yorum yok: