31 Mart 2013 Pazar

ANKARA’NIN ATAŞEHİR’İ


29.03.2013 Milliyet-Ankara Gazetesi



İstanbul Ataşehir… Anadolu Yakası’nda, nüfusu yoğun bir ilçesi şehrin. 10 yıl öncesine kadar geniş aralıklı siteleri ve caddeleriyle İstanbul için yaşanması rahat bir yerdi. İlk yapılan siteleriyse 3-4 katlı, çevre düzenlemesi düşünülmüş, bahçe içinde evlerden oluşuyordu. Otoyola, Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’ne (ikinci köprü), D-100 Karayolu’na bağlantıları açıktı. İlçe içi düzenli, hatta İstanbul’a göre ferahtı. Bölgenin, bir plana dayanarak oluşturulduğu belliydi. Taa ki 3-4 yıl öncesine kadar.



Ataşehir nanay!

3-4 yıl içinde başka bir yer oldu Ataşehir. Birden gökdelenler, anayol bağlantılarının kesiştiği yerlerde ardı ardına büyük alışveriş merkezleri yükselmeye başladı. O geniş aralıkların içinde boşluk kalmadı birkaç yılda. İlçe merkezinin çok uzağı sayılmaz, bir de üstüne ‘finans merkezi’ diye bir bölge oluşturuldu yakınına. Her saat trafik var artık, cehenneme döndü ilçe; şimdi ne girebiliyor, ne çıkabiliyorsunuz. Yeni yollar açılıyor, kavşaklar yapılıyor, yakınına metro geldi ama nafile; planlı Ataşehir, İstanbul’un kalanına benzedi, plan, nanay oldu.



Boğaz fiyatına kargaşa

Aynı Ankara’nın Çukurambar’ı, Eskişehir yolu gibi. “Ankara’nın Ataşehir’i” diyorum bu bölgeye. Anayola çok yakın bir hat üzerinde, yüksek binalar, büyük siteler ve dizi dizi büyük alışveriş merkezleri kurduk. Yer yokmuş gibi, bu hat üzerinde ısrar ediyor, yenilerini kurmaya da devam ediyoruz. Uçak pisti gibi geniş Eskişehir yolu, daha şimdiden çöktü. Sabah ve akşam saatlerinde, benzini-mazotu, durarak tüketiyoruz. Konutlar, işyerleri, İstanbul Boğazı’nın fiyatlarını yakaladı. Olmayan Boğaz’a, olmaması gereken bir değer yüklendi. Artık planlı bir mahallede değil, düğüm ve kargaşa içinde yaşamak pahalı!



Merkeze ‘Gordion Düğümü’

Ankara’da, 37 tane büyük alışveriş merkezi var. 5 tanesinin daha yolda olduğunu duyduk. 42 olacak sayıları. “Ankara, ne üretiyor da 42 alışveriş merkezinde tüketecek” diyeceğim ama bunun hesabı başka bir yazıya kalsın. Konya ve Eskişehir yollarına dağılacak bu 5 yeni alışveriş merkezi, görüldüğü kadarıyla ‘Ataşehirleşme’yi azdırmaya büyük katkı sağlayacak.  Aynı bölgede, her gün, dev çukurların içinden yükselen yeni temeller görüyoruz. Baş döndürücü bir hızla ilerliyor inşaatlar. Çılgınlık gibi. Çukurambar ve Eskişehir yolunda   Ankara’nın merkezine, bir ‘Gordion Düğümü’ düğümlüyoruz.



Düşünce ne?
Bu kadar genişlemeye elverişli arazisi olan bir kenti, getirip bir bölgede kördüğümle kilitleme ısrarı, bir düşünceye ya da plana dayanıyordur mutlaka. Atatürk Orman Çiftliği’ni, Ankara’nın ayağında pranga olarak görürken ucuna gülle bağlısını ayağımıza doluyorsak geçerli nedenler ve çözümler de olmalı. “Ben yaptım oldu” çıkmasın da düşünce diye!

Hiç yorum yok: