16 Mart 2015 Pazartesi

BU YIL İYİ SANAT YAPTI ANKARA


13.03.2015 Milliyet-Ankara Gazetesi


Sanat kokardı Ankara. Burunla solunamayan, insanın zihnine kokan bir kokuydu. İtici seçkinlikçiliği olmayan kavrayıcı bir ortam yaratır, içine çekerdi insanı. Üniversite yıllarında, harçlığın canına okuduğumuz zaman bile züğürtlüğümüzü unuturduk başkentin kapıları sonuna kadar açık galerilerinde ve sergilerinde. Cebimiz boşken zihnimizin zenginleşmesi devam ederdi.



Ortak tavır yok

Sanatçılarını ve sergilerini bir bir İstanbul’a kaptıran Ankara’da, kayboldu o koku. Galerilerin de kente dağılmasıyla yoğunluğu seyreldi belki. Ankara Kalesi civarında yeniden bir yoğunlaşma başladı ancak onların da sesini duyurma, organize olma sorunu var. Yani aslında dağınıklığına karşın sanatsal melekelerini koruyor ancak her şeyin de olduğu gibi sanatında da ‘ortak tavır’ alma sorunu yaşıyor başkent. Ankara’nın olmadığı gibi sanatının da bir lobisi yok maalesef.



ArtAnkara

Evvelki gün 11 Mart’ta, ilk uluslararası sanat fuarımız ArtAnkara Çağdaş Sanat Fuarı’nın açılışı yapıldı ATO Cogresium’da. 70 civarında sanat galerisi katılıyor fuara. Düzenleyicilerin ve katılımcıların heyecanı çok güzeldi, yapmaya yapmaya unutmuşuz bazı şeylerin tadını.



Bazı katılımcılar, fazla tedbirli, az eserle katılırken bazıları, onlarca metrekare alana yayılmıştı tadını çıkarırcasına. Kısa bir süre içinde hazırlanmak zorunda kalan Fuar’a, doğal olarak yabancı sanatçıların katılımı azdı. Bir dahaki seferlere kolayca çözülecek işler, önemli olan niyet.



Aynı zamanda endüstriyel tasarım fikirleri ve eserleri de yer alıyor fuarda. Şimdilik yerleri dardı ama önümüzdeki yıllarda Congresium’un üst 2 katını onlara ayıracaklar. Yarım gün yetmeyecek belki fuarı gezmeye.



Ankara Sanat Buluşması

ArtAnkara’dan önce 6 Mart’ta, Sanat ve Sanatkarlar Topluluğu Kültür Derneği'nin(SAKÜDER) düzenlediği 4.Uluslararası Ankara Sanat Buluşması gerçekleştirildi Resim Heykel Müzesi’nde. 120 sanatçı, hem kişiliği hem 240 resmiyle coşku kattı kokusu gitmiş Ankara’ya. Bu iki etkinlik devam ediyor.



Atpazarı Sanat Şöleni

Bu arada 8 Mart Kadınlar Günü dolayısıyla Ankara Kalesi’nden bir hamle geldi; ‘Evrenin Derin Hoşgörüsü Kadına Yolculuk’  konulu  Atpazarı Sanat Şöleni düzenlendi eski Ankara’da. 20’den fazla sanatçı bir araya getirildi, çeşitli etkiliklerle canlandı yılgın Kale sokakları. Daha yılın başlarında Ankara, iyi sanat yaptı nitekim.



Ankara, Hukuk Fakültesi’nden önce Konservatuar’ın açıldığı bir başkenttir; 1924’de, Cumhuriyet’in kuruluşundan 1 yıl sonra Hukuk Fakültesi’nden 11 yıl önce. 1980’de Resim Heykel Müzesi olan binada Halkevi, sanatsal etkinlikler için 1927 yılında açılmıştır. Bankaları, kurumları, şirketleri, müthiş koleksiyonlar oluşturmuştur üretilen eserlerden. Her türüyle günlük yaşamın parçası olabilmiştir Ankara’da sanat.



Helvayı İstanbul yiyor

Gelin görün ki ülke çapında öncü sanatçılarını, taşınan banka ve büyük şirketlerin genel müdürlükleriyle müthiş koleksiyonlarını, hızla İstanbul’a kaptırmıştır Ankara. Sanatı ve sanatçıyı üretme kudretini kaybetmemiş ancak yetiştirdiğine, ürettiğine, geleceğine, sahip çıkamaz hale gelmiştir. Sanat camiası da bu sahipsizlik karşısında, birliğini kaybetmiştir.


Camiası ortak tavırlar geliştirmeye, yerel yönetici ve kentin ileri gelenleriyle ulusal ve uluslararası etkinlikler düzenlemeye, hep beraber, kaybettiğimiz kokuyu başkentin sokaklarına yeniden kazandırmaya girişmeliyiz. Helvayı yapıp, İstanbul’a yedirmeye bir “Dur” demek lazım. Boş mu konuşuyoruz? Proje de akıl da altyapı da var başkentte, yetkilisi ve ileri gelenleri ilgilensin yeterki.

Hiç yorum yok: